İnkâr Bataklığı
“O, akıllarını kullanmayanları inkâr bataklığında bırakır.” (Yunus, 100) *** 1. “ O, aklını kullanmayanların üzerine pislik/belâ (rics) yağdırır.” Yahut “Fakat
“O, akıllarını kullanmayanları inkâr bataklığında bırakır.” (Yunus, 100) *** 1. “ O, aklını kullanmayanların üzerine pislik/belâ (rics) yağdırır.” Yahut “Fakat
“Rahmân’ın has kulları yeryüzünde tevazu ile yürüyen, cahiller onlara laf attığı zaman, “selâm” deyip geçen kullardır.” (Furkân Sûresi, 63) ***
“…Dönüş de yalnız O’nadır.” (Mâide, 18) *** 1. “Her iş, O’na aittir.”, “Son varış O’nadır.”, “En sonra gidilecek yer O’nadır.”
… Onların tavanı gök, ateşleri güneş, lambaları ay, dostları marifet, arkadaşları Rabdır. Halk, bunların makamlarına erişemez. Allah’a karşı muameleleri aşktır.
Zünnûn el-Mısrî hazretleri anlatıyor: Bana Yemen’de, muhaliflerle mücadele eden ve Allah için çalışanlara değer veren bir adamdan bahsettiler. Adamın akıllı,
76. Ey Aziz kulak ver! “Nefsini bilen Rabbini bilir.” haberini sormuştun, ancak çeşitli sebepler bu meseleyi yazmaya izin vermedi. “Allah
Ebu’l-Kâsım Cüneyd b. Muhammed der ki: Hikmet öğrenmeye karar veren kişinin ilk yapması gereken; yaratılana Yaradan’ı tanıtmaktır. Sonradan olana, kendisini
“Ve her kim burada (hakikatleri görmeyip kalben) kör oldu ise işte o, ahirette de kördür, (hatta) yol (bulma) bakımından (dünyadaki
İmam Gazzâlî’nin risalelerden “Eyyühe’l-Veled” (Ey Oğul), talebelerinden birinin sorduğu bazı sorulara cevap olarak yazılmış. Soruları soran kişi, yıllar boyunca öğrendiği
Nerede olursanız olun, O sizinle beraberdir. (Hadîd Sûresi, 4) *** 1. İnsan var, çünkü Hakk var. Kâinat var, çünkü Hakk
“Yemin ederim zamana (asr): İnsanlar hüsranda. Ancak şunlar müstesna: İman edip makbul ve güzel işler yapanlar (salih amel), bir de
Kelime manası perde ve örtü demek olan “hicab” tasavvufi olarak Allah ile kul arasına giren her türlü engeli anlatmak için
Türklerin İslâmiyet’i kabul edip “diyâr-ı Rûm”u yurt edinmeye başladığı XI. yüzyıldan itibaren Orta Asya’daki Türk illerinden Anadolu’ya gaza erleriyle beraber
Onuncu Bahis Bu bahsi, dört mesele halinde anlatabiliriz: Birinci Mesele: Şeyh’in hal tercümesi ve hayat hikâyesidir. Adı geçen şeyhin tam