Ne mi oldu?
Yıllardır sitemize asistan arıyoruz fakat Molla Kasım başvurularından başımızı kaldıramaz olduk!
Biz yazı daktilo ettirebileceğimiz bir asistan arayaduralım, Molla Kasım’lar yazdıklarımızı ateşe atmak için fırsat kollasın, oldu mu şimdi!
Şunu belirtelim: Molla Kasım’ı severiz. Herkes, içinde kendi Molla Kasım’ını taşır, taşımalıdır. Taşımalıdır çünkü herkesin kendini sîgaya çekmesi gerekir. Yine de “Biz bu sitenin Molla Kasım’ı olmak istiyoruz arkadaş!” diyen varsa bilsin ki o kadro Edebifikir kurulduğundan beri dolu!
Yazarımız Cüneyt Dal, “dikkat okur var” rumuzlu okurumuza hitaben bir yazı yazdı. Eğer “dikkat okur var” cevaben bir yazı yazmak isterse yayımlayacağımızı bilmesini isteriz. Okurlarımızla sahici ilişkiler kurmayı önemsiyoruz.
Celal Kuru evlenmesine rağmen yazmaya devam ederek bizi şaşırtıyor. Son olarak “Sükût ve Eksik” adlı iki kısa hikâyesini yayımladık, gözden kaçmasın.
Prof. Ahmet Sarı ile yaptığımız söyleşiyi hâlâ okumayanınız var mı? Tekrar tekrar okunacak bir metin çıktı ortaya. Bu vesileyle hocamıza bir kez daha teşekkür edelim.
Sulhi Ceylan günleri rüzgâra tutmaktan usanmadı gitti! Duyduğumuza göre günlüklerini kitap olarak bastırma fikrine sıcak bakıyormuş. Biz de kendisinden tasavvuf sözlüğü yazmasını bekliyoruz güya! Allah bizi de onu da ıslah etsin ne diyelim.
İki aydır yazı yollamayan Feyyaz Kandemir’in ele geçirdiğimiz asker günlüklerini sitemizde yayımladıktan sonra, Adem Suvağcı‘ya “Telif verdiler de yazmadım mı kardeşim? Editör paradan haber versin, tefrika roman bile yazarım!” dediğini işittik. Para gibi pis şeyleri gündeme getirmeye çalıştığı için kendisini şiddetle kınıyoruz.
Çeşitli memurluk sınavlarına hazırlandığını öne sürerek yazı göndermeyen Mehmet Raşit Küçükkürtül’ün, Feyyaz’ın uğradığı akıbeti düşünmesini istiyoruz. Yıllardır doldurduğu defterlere ulaşmamız çok da zaman almaz. Bizden hatırlatması… Devrimci duruşumuzun gerektirdiği eylemleri yapmaktan asla çekinmeyiz.
Mehmet Erikli’nin “Bugün Sizlere Suzan’dan Bahsedeceğim” hikâyesini, arkadaşımız Can Fırtına seslendirdi. Sitemizde ve Youtube hesabımızda sizi bekliyor. Hikâyemize kulak vermenizi istiyoruz. Bunun bir başlangıç olduğunu ve pek çok metnimizi de seslendireceğimizi hatırlatmak isteriz.
Bilal Can, 15 madde ile düşünür ve şairlerimizin hayatlarına ışık tutmaya devam ediyor. Bu hafta rahmetli Nurettin Topçu hakkındaki yazısını yayımladık. Topçu için, “var olmak düşünmek ve hareket etmektir”, varlığını ispat etmek isteyen düşünüp harekete geçmeli, istemeyi ve sevmeyi bilmelidir. Bu sebeple Nurettin Topçu’yu önemsiyoruz. Bilal Can’ın “15 Maddede Alâeddin Özdenören” yazısı ise sırada yayımlanmayı bekliyor.
Bu arada Edebifikir Haber Ajansımız yazarlarımızın yaz hallerini içeren bir araştırmayı yayımladı. Yoğun uğraş ve jurnal faaliyetleri sonrasında ulaştığımız bilgilerin çok ilginizi çekeceğini düşünüyoruz. Bizden hatırlatması…
Son olarak, Abdullah Karaca ve Bahadır Dadak’ı tanımıyoruz.
Edebifikir Haber Ajansı
4 Yorum