arşivsiz “edebiyat şehri” olur mu?
biyografi sahasına verdiği emeklerle tanınan mahmut çetin’in bir konuşmasından zihnimde yer etmeşti: bir arkadaşı londra’da kaybolup da yolunu ararken bir
biyografi sahasına verdiği emeklerle tanınan mahmut çetin’in bir konuşmasından zihnimde yer etmeşti: bir arkadaşı londra’da kaybolup da yolunu ararken bir
(iktibas defteri-10) 69. “biliyorsan öğret, bilmiyorsan öğren!” sümer darbımeseli “insanlar fotoğraflarıma baktığında, bir mısraı tekrar okumayı istermiş gibi hissetsinler istiyorum.”
Yeni bir dosyaya başlıyoruz: 2050 Yılında Türkiye. Yazarlarımız 2050 yılına dair beklenti, tahmin ve umutlarını kaleme aldılar. Dosyamızın ilk yazısını
Yazarlık, “yaratıcı yazarlık”, şiir ve öykü atölyelerine şüpheyle bakıyorum. Bunlarla ilgili tartışmaları Edebifikir okurları biliyordur. Edebifikir’i bilen, burada yazdıklarıma âşinâ
Sorgulama Dosyası Zaman zaman okurlarımız, Edebifikir yazarlarının neler okuduğunu ve yeni kitap projelerinin olup olmadığını soruyor. Bu sebeple üç soru
1. Kitabın bir bedeni vardır ve bu kâğıttan oluşur. E-kitabın ise tutulabilir bir bedeni yok. Bu sebeple e-kitap ile insan
kahramanmaraş belediyesinin internet sitesinde yer alan bir haberden şehrin yeni bir edebiyat faaliyetine şahitlik edeceğini öğreniyoruz. belediyenin imkânlarına istinat eden
[hurufât’tan] [10 ağustos 2020 pzt.] orta okul, lise sıralarında okurken muziplik, gevezelik ile hırsızlık arasında bir hisle kopya çekerdik. üniversitede
(dör döküntü defteri – 26) [09:49, 18.08.2020] “bir yazar ağabey”: raşit bu mevzular senin ruhunla uygun değil sen hikmet üzere
türkiye’deki siyasî yapı, kökü osmanlı devirlerine uzanan ikiliği bünyesinde taşımaktadır. bu ikiliğin birinci tarafında merkez bürokrasisi, ordu ve bunlarla menfaat
ideolojik temeller türkiye’de ideolojik çalışmalar ve düşünceler, batıcılığın sosyal ve kültürel olarak hâkim program hâline gelmesiyle filizlenmeye başlamıştır denebilir. 1839
Aşağıdaki metni, AFA yayınlarının “21. Yüzyıla Doğru Dizisi – 13” alt başlıklı, Şahin Alpay tarafından hazırlanmış “2020 yılında Türkiye” isimli
mehmet raşit küçükkürtül’ün bu yazısını bir tartışma ortamı oluşturmak adına yayımlıyoruz. Çünkü “müsademe-i efkârdan barika-i hakikat doğar” yani fikirlerin çarpışmasından