“Ne Yapmalı? Bedel, Bakış ve Süreklilik”

Her şeyi bilen hocalar…

Twitter, köşe yazısı, televizyon programı… hepsine yetişiyorlar, her yerdeler.

Onlar allame-i cihan.

Doğru bilgiler onlarda.

Yerinde kanaatler onlarda.

Ya övüyorlar, ya yeriyorlar.

İri iri laflar ediyorlar.

Onlardan kanaat devşirmekten, kafede konuşulacak argüman toplamaktan bıkmadınız mı?

Aşağıdaki konuşma İhsan Fazlıoğlu’na ait. Bilhassa 48. dakika ile 51.30 arasını izleyin. İzlediğiniz bu üç buçuk dakikalık konuşmadan rahatsız olduysanız, bir de konuşmanın tamamını dinleyin. Kafanız karıştıysa iyi. Yok, eğer İhsan Fazlıoğlu’na kızıp konuşmayı kapatıp Kadir Mısıroğlu’nun son komplo teorilerini dinlemek için başka bir videoya geçtiyseniz siz bilirsiniz. Haydi, gardınızı alın…

 

 

DİĞER YAZILAR

5 Yorum

  • Çaylak Hekim , 26/08/2018

    >İhsan Fazlıoğlu deprem ile ilgili görüşleri ehli-sünnete muhalif olsa gerek, Kur’an’da deprem, sel ve benzeri afetleri ile inkancı kavimlerin yok edildiği haber veriliyor. Hakikat nazarıyla bakılırsa doğal afetlerin bir mana, uyarı taşıdığı ve sadece tesadüflerden ibaret olmadığı açıktır.

    (Konferanstan alıntı – Bizim hakikatimiz çok zayıf; gerçeklikle temasımız yok. Din dilimizde, her türlü yapıp etmemizde, mecaz ve kinayelerle çok iş görüyoruz. Hocalarımızla konuşuyoruz,
    büyüklerimizle konuşuyoruz; dünyadan haberleri yok… Değerlere dayalı basit izahlarla her şeyi çözdüklerini düşünüyorlar… Örnek olarak: “Deprem oldu; çünkü günah işledik…” Venüs’te, Mars’ta her gün deprem oluyor; günah işleyen mi var
    orada. ;)
    > Bir şeye hakikat nazarıyla bakmak, tüm sebeplerden sıyrılıp yalnız Allah’a bakan yönünü ele almaktır. Oysa Fazlıoğlu perdeleri gerçeklik zannetmekte, hakikatı ise mecaz !!

    >Ayrıca fazlıoğlunun ebu cehile dürüst olduğu için iman etmedi demesi abes!

    (Konferanstan alıntı ” Ama Ebû Cehil Kelime-i Şehâdet getirdiğinde, Âmentu dediğinde ne türlü bir yükü yüklenmesi gerektiğini, ne tür şeylerden vazgeçmesi gerektiğini bildiği için dürüstçe davrandı; çok dürüst bir insandı. Onun bedelini ödedi; kendi Âmentusünün
    bedelini ödedi. ” )

    > Hakikat karşısında küfürde sebat dürüstlük değil olsa olsa ahmaklıktır.

  • Ahmed Rasim , 10/03/2017

    Kafam karıştı, aklım allak bullak oldu, şimdi gidip yemek yiyeceğim ve şu işi süzgeçten geçirip Küfrün Kef’ini Felsefe’nin F’si ne tercih edeceğim.

  • değnek , 13/01/2017

    3:30 dk da anladığım tek şey; sıcağı sevmiyormuş. Çook ilginç değil mi? !.

    Sevgili Edebifikir, vaktimi bu gereksizlik üzerine çaldınız.
    Ne yapmalı mı? Ef’âl-i Mükellefini unuttun mu?

    Ah. Ah.. 14 asır önce ne yapılmışsa onu yap. Yapalım. Bize unuttuklarımızı hatırlat, bize bizi hatırlat. Sözümüzü hatırlat.

    • sinan meydan , 14/01/2017

      siz kadir mısıroğlu komploları ile uğraşın, başınıza fes takıp gezin! dünyadan haberiniz yok, bir de mükellef olacak!

  • şeyhpir , 12/01/2017

    kafam karıştı ve bir kafamın olduğunu anladım

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir