Ölümcül Merak

Akşama kadar kaderci olur, hiçbir şeye müdahale etmez, her şeyi akışına bırakırdı.

Ne var ki güneşi uğurlayıp karanlıkla yüzleşince, iş tersine dönerdi. Gün boyu olup biten ne varsa hepsini sorgular, kaderiyle kavgaya tutuşurdu.

Aklında ise bir soru vardı:

Acaba Azrail ziyaretine hangi vakit gelecekti?

Gece mi, gündüz mü?

Hayatî Kelime

Eskiler “tanımadığını sevemezsin” derlerdi. Biz ise “tanımak, yabancılaşmaktır” diyoruz.

İki kişiydiler.

Bir masaya oturup iki çay içtiler, başka bir masada iki dünya saadeti için iki evet eşliğinde iki imza attılar.

İki kişiydiler, ama beklentileri birdi: Anlaşılmak.

Bir ömrü bir kelimeye sığdırdıklarını, bir kelimeyle birbirlerini çok iyi anladıklarını düşünerek masadan mutlu bir şekilde ayrılıp saadetli yuvalarına geldiler.

İkisi de bu bir kelimenin altını bir milyon kelimeyle dolduramayacaklarından habersizdi.

DİĞER YAZILAR

1 Yorum

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir