Sokaklara Çıkıyoruz
Sokak; okunması gereken bir kitaptır.
Sokak sadece yürümek için değil, yaşanması ve anlaşılması gereken koca bir eylem yeridir.
En iyi şiir, roman ve hikâyeler, sokakta yazılır. En iyi sanatçılar, konservatuar ve benzeri atölyelerden değil, sokaktan yetişirler.
Öğrenmek, hayretle başlar. Görmesini bilen için sokak; hayret verip hayranlık uyandıran birçok unsur barındırır. Kaldırım taşlarından kâğıt mendil satıcılarına, yanlış yere park sonucu çıkan kavgalardan flüt çalan çocuklara, dilencilerden belediye çöpçülerine, abartılı giyinen şık bayanlardan gül satan Çingenelere, köşe başında gizlice buluşan liselilerden seksenlik âşıklara, komik veya hüzünlü, acı veya neşe veren türlü türlü enstantaneler zincirinin halkalarıdır sokaklar.
Bilindiği gibi edebifikir, kendisiyle sorunu olanların buluşma noktasıdır ve insanın kendini, dolayısıyla sorunlarını en iyi gördüğü yer sokaklardır. Lüks arabaların doldurduğu caddelerden kaçıp kendimizi attığımız sığınaklarımızdır. Beklenmedik bir zamanda bir küçük çorap satıcısıyla, insanlığın unuttuklarını yüzümüze tokat gibi çarpan yine sokaklardır.
Sıcak ev ve iş yerlerinizden ayrılıp sokağa çıkmaya, yani sizi kendinizle yüzleşmeye davet ediyoruz.
Ya kendinizle yüzleşirsiniz ya da sizinle kavgamız devam eder. Gerçi her halükarda kavgamız devam edecektir.
Hayat sokaktadır. O kadar. Ve sokaklar elbet bizim olacaktır.
1 Yorum