
27 Eylül Cumartesi 2025
Hızla aşağı indim. Kıl payı kaçırmıştım. Metro gittikçe uzaklaşıyor, uzaklaştıkça boşluk biraz daha büyüyordu. Nihayet son vagon da gözden kaybolduğunda büyük bir boşlukla baş başa kaldım. İlk duraktaydım ve saat bir hayli geçti. Metro henüz gittiği için etrafta kimsecikler kalmamıştı. Bir sonrakinin gelmesine otuz dakika vardı. Boşluğa baktım. Bu boşluk yalnızca rayların üzerinde duran fiziksel bir boşluk değildi. Aynı zamanda beklemek fiilinin mecburiyet manasına büründüğü bir aralıktı. Metronun ardında bıraktığı bu koca boşluk sebebiyle istasyonlar beklemenin mekânı haline gelmişti. Usulca beklemeye teslim oldum. Önümde uzanan boşluğu düşündüm.
Boşluk sözcüğü kullanıldığı yere ve zamana göre daha nice anlamlara gebe bir sözcük. Lao Tzu boşluk hakkında şöyle der; “Kili yoğurur içini oyar çömlek yaparsın. Çömleği kullanışlı kılan içindeki boşluktur. Oda, kapı ile pencere boşlukları bırakılarak yapılır. Odayı kullanışlı kılan bu boşluklardır.” Burada boşluktan kastedilen yokluk veya eksiklik değil eşyaya ya da insanın yaşadığı tecrübelere mana kazandıran açıklıktır.
Boşluk hayatın vazgeçilmez bir parçası. İnsan ömrünü iki boşluk arasında sürdürür: Anne karnındaki boşlukta yaratılır ve nihayet toprak altındaki boşluğa girer. Boşluk ne kadar azalırsa boğulma hissi o kadar artar. Boşluk nefes alma imkanıdır. Kişisel alan arzusu aslında bu boşluk arayışının yani nefes alma ihtiyacının bir neticesidir.
Boşluk sanatta da karşımıza çıkar. Sanatçı başkasının göremediği boşlukları anlamlandırdığı takdirde kalıcı bir eser ortaya koyabilir. Müzik sadece notalarla değil aynı zamanda boşluklarla yani içindeki eslerle birlikte müziktir. Bu esler müziğe nefes aldıran ve sonrasında gelen notaların etkisini artıran boşluklardır. Bir ressamın tuvalde boyamadığı, bir heykeltıraşın hiç dokunmadığı kısımlar yani eserde bıraktığı boşluklar o esere bakan kimseleri esas dikkat çekilmek istenen yere yönlendirir. Boşluklar bu sayede esere derinlik katan açıklıklara dönüşür. Mimarlar bir yapıyı kullanışlı ve gösterişli kılan esas özelliğin onun boşluklarından en iyi şekilde yararlanmak olduğunu bilirler. Boşluklar olmasaydı müzik yorucu bir gürültüye, resim anlamsız bir karmaşaya, heykel ve mimari ise kocaman bir taş yığınına dönüşürdü.
Sanatta olduğu kadar insan zihninde de boşluklara ihtiyaç vardır. Bu boşluklar sayesinde kendi içimize dönebilme ve doğru soruları sorabilme imkanına kavuşabiliriz. İnsan hayatı, durup düşündüğü zihnini dinlendirdiği bu boşluk anlarında şekillenir. Bu yüzden meşgul olduğumuz her vakit yeni bir düşüncenin filizlenebileceği bir boşluğun katilidir.
İnsan her neyi yitirirse onun boşluğunu içinde taşır. Bu sebeple boşluk bazen bir ömür boyu gölgesini peşimizde sürüklediğimiz hatıradır. Bir kimseyi ya da eşyayı kaybetmenin ardından hissettiğimiz boşluk, kaybedilenlerin varlığının lezzetini bir zamanlar tatmış olmanın bedelidir. Yeri asla dolmayacak bir kayıp boşluğun en koyu rengidir. İçimizdeki bu boşluk hissi, tıpkı Lao Tzu’nun çömlek örneğinde olduğu gibi, bizi anlama götürmesi ve farkındalık kazandırması halinde kıymetlidir. Boşluklar bizi durmaya, düşünmeye ve derinleşmeye zorlar. Çünkü boşluk eksikliğin veya yokluğun değil içerisinde mana barındıran, kişiyi anlama götüren açıklığın adıdır.
17 Ekim Cuma 2025
Alternatif Metro Anonsları:
* Değerli yolcularımız istasyonumuzda yaşanan varoluşsal kriz sebebiyle kısa bir gecikme yaşanmaktadır. Lütfen “Ben kimim?” ve “Neredeyim?” gibi sorulardan uzak durunuz ve sarı çizgiyi geçmemeye devam ediniz.
* Değerli yolcularımız geçmiş duraklara dönmeniz geleceğinizi raydan çıkarabilir. Lütfen dikkatli olunuz.
* Değerli yolcularımız Kaydırılan An istasyonundaki sinyal kesintisi sebebiyle metro bir süre Yaşanan An istasyonunda bekleyecektir. Lütfen dijital maskenizi çıkarınız. Yüzünüzdeki mavi ışığı siliniz ve gerçek hayatta olduğunuzu ilgili güvenlik personelinden teyit ediniz. Anlayışınız için teşekkür ederiz.
* Değerli yolcularımız hayatın anlamı bir sonraki durakta değildir. Lütfen güzergâh dışı beklentilere girmeyiniz.
* Kapılar açılıp kapanırken lütfen etrafınızdaki kederli kimselere karşı kayıtsız kalma rutininizi aksatmayınız. Kederini fark ettiğiniz kimselerle göz temasından kaçınınız.
* “Terk-i dünya, Terk-i Ukba, Terk-i Hesti, Terk-i Terk” duraklarının terk edilmemesinden kaynaklanan yoğunluktan dolayı seferlerimiz devam etmemektedir.
* Kapılar kapanıyor. Eğer kendi yansımanızı bir başka koltukta otururken görürseniz nazikçe gülümseyiniz. Geleceğinizle göz teması kurmaktan ve geçmişinize göz dikmekten sakınınız.
* Az önce raylara düşen neden sorusu sebebiyle seferlerimiz gecikmeli devam edecektir. Nedensiz gitmek isteyenler için başka seferimiz bulunmamaktadır.
* Duygusal yükü fazla olan yolcularımızın arka vagonları tercih etmeleri rica olunur.
* Dikkat dikkat! İstasyonumuzda hiç kullanılmamış bir poşet özür, çok kullanılmış haklı çıkma arzusu, yapay renklendiriciler karıştırılmış görünme isteği, uzun süre kullanılmadığı için tarihi geçmiş bir tebessüm ve kalabalıkta ezilmiş bir parça nezaket bulunmuştur. Kayıplarınız için kayıp eşya bürosuna müracaat etmenizi rica ederiz.
* Sayın yolcularımız lütfen hayatın sillesini yemişlere, yaşama hevesi tükenmişlere, ütopik sancılar çekenlere, defter kenarına yazdığı şiirlerle üniversite sınavına hazırlananlara, kendini beş sene sonra bir yerde göremeyenlere, hayallerini borçla finanse edenlere, kopya çekmeyip sınıfta kalanlara, şifremi unuttuma tıkladıktan sonra girdiği şifreyi tekrar unutanlara, neyi kaybettiğini hatırlayanlara, kendi kabri başında her gün ağlayanlara, kendi mezarına çiçek almayı düşünenlere, telefondan sildiği numarayı ezberinde tutanlara, sarılacak kimsesi olmadığı için ceketini sıkıca ilikleyenlere, soğuk suyun şerrinden Allah’a sığınanlara, camdaki aksinden korkanlara, duvarlara konuşanlara ve ayağı kendi gölgesine takılanlara inerken öncelik tanıyınız.
* İstasyonumuzda bir adet dünyayı değiştireceğine inanılan gençlik mefkuresi bulunmuştur. Sahibi hâlâ genç ve olmayacak hayaller peşinde ise istasyondaki en yakın güvenlik görevlisine müracaat etmesi rica olunur.
* Lütfen turnikeden geçerken günlük düş kırıklıklarınızı cihaza yaklaştırmayınız. Düş kırıklıklarından kaynaklı oluşabilecek yığılma sonucunda turnikeleri bozan kimseler tespit edildiği takdirde cezai yaptırım uygulanacaktır. Duygusallık yükünüzden kaynaklanan problemlerde sistem mesuliyet kabul etmemektedir.
* Biniş kartınızı okutmadan önce lütfen içinizdeki huzursuzluğu minimum seviyeye indiriniz. Cihaz duygusal dalgalanmaları manyetik alan hatası olarak algılamaktadır.
* Dikkat! Yere düşen bir hakikat parçası bulunmuştur. Etrafına güvenlik şeridi çekilmiştir. Lütfen yaklaşmayınız ve göz teması kurmayınız. Hakikatle göz göze gelmek sosyal düzeni bozacağı için tehlikelidir.
* Metro çıkışındaki anketimize katılımınızı rica ederiz.
Anket: 1- Ben robot değilim.
Üzgünüz 1’deki cevabınız sistem tarafından onaylanmamıştır. Lütfen kim olduğunuzu ve nasıl bir sistem içinde bulunduğunuzu yeniden düşünün. Simülasyonda hata olduğunu düşünüyorsanız en yakın gerçeklik noktasına -bulabilirseniz- başvurabilirsiniz.
Oğuzhan Yılmaz

