Yazarlarımızın Pazar Sendromu

Son dönemde Edebifikir yazarlarına bir haller oldu. Her şeyin Mustafa Çolak’ın evlenmesi ile başladığının farkındayız. Gerçi artık yazmadığı için onu yazarlar bölümünden çıkardık ama yine de bu gerçeği dillendirmek zorundaydık.
Durumun vahametini anlamanız için yazarlarımızın pazar günü mesailerini afişe ediyoruz. Edebifikir haber ajansı görevde…

***

Mehmet Raşit Küçükkürtül: Bilindiği gibi Mehmet Raşit Küçükkürtül, birkaç ay evvel yeni bir kitap çıkardı. Yakınlarda da nişanlandı. Kamuoyunda, evlilik onun yazarlığını olumsuz yönde etkilemez şeklinde bir kanaat var. Bakıp göreceğiz, Edebifikir’in menfaati için bizim temennimiz de aynı minvalde. Fakat bizi korkutan bir durum da var: Ajansımıza gelen bilgilere göre Mehmet Raşit, pazar günlerini nişan alışverişleri için ayırıyormuş. Bu durumdan rahatsız olup olmadığını bilmiyoruz. Gönüllü olarak evlilik yoluna girdiğinden kendisine acımıyoruz fakat Kadıköy sokaklarında okunan her mısra içimize bir buruk sonbahar çiçeği tomurcuklandırıyor. Kendisine pazar kahvaltılarında bol kaloriler diliyoruz.

Davut Bayraklı: Pazar günlerini çocuğuna ayırdığını duyduğumuz Davut Bayraklı aynı zamanda alışveriş merkezlerinin de müdavimi olmuş. Pazar günleri Anadolu yakasında ne kadar AVM varsa ailecek gezip duruyorlarmış… Davut Bayraklı’nın kızıyla beraber Trabzonspor maçları izlemekten kitap okumaya zaman bulamadığı, yazdığı yazıların ise hep Kazakistan’daki dönemine ait olduğu, sermayeden yediği yönünde rivayetler dolanıyor. Emekli olunca ise eski yazılarını redakte edip yeniden yayınlayarak piyasayı idare edeceği kamuoyunda beklenti haline gelmiş durumda.

Abdullah Karaca: Her ne kadar Bikâriyye tarikatına intisap etmiş görünse de zihniyet olarak hiçbir zaman bekâr kalamamış bir yazarımızdır Abdullah Karaca… Estetik zevklere önem veren ve İstiklal Caddesi’ndeki sanat mecralarınca gayet iyi tanınan Karaca’nın pazar günlerini sanat galerilerinde geçirdiğini ama “evlensem de pazar günlerimi kayınvalide ziyaretleriyle geçirsem” diye iç geçirdiğini de biliyoruz.
Abdullah Karaca’nın fularının altında sevimsiz bir muhafazakâr muhterisin yattığı rivayet ediliyor.

Mehmet Erikli: Pazar günleri piknik ve mesire yerlerini gezip yazdığı roman için malzeme topluyor… Evine ve hane halkına çok bağlandığı, hatta kilo bile aldığı iddia ediliyor.

Bahadır Dadak: Hüseyin Karacalar’ın “Sen Muş’ta, Uzak bir Kışta” şiirindeki gibi geçiyor günleri.

Bilal Can: Kabadıyılar Han’ında dibek kahvesi içerek sosyolojik gözlemlerde bulunuyor; tarihsel, iktisadî, politik, durumları ile toplumların morfolojik özellikleri konusunda dinleyen olursa  söylevler çekmeye çalışıyor, pir-i fanîlerle hasbihal ediyor. Çay ocaklarını bırakmamak gibi gayretli çalışmaları var. Evleneceği günü bekliyor, aldığımız duyumlara göre makarna yemekten artık sıkıldığı, yeni ve farklı lezzetler peşinde koştuğu biliniyor. Ton balıklı makarna gibi…

Mehmet Raşit Küçükkürtül’ün de tespit ettiği gibi Bilal Can, Ukrayna’nın Kiev şehrinde görülmüş. Bu seyahatini inkâr etmeyen ama mırın kırın cevaplar veren Bilal Can’ın akıbeti bizi endişeye sevk ediyor. Gizli kapaklı birçok faaliyet yürüttüğünü düşündüğümüz Bilal Can’ın pazar günleri yurtdışına gizli seyahatler yaptığını düşünüyoruz. Bu arada, Mehmet Raşit’in istihbaratçılığı da bizi korkutuyor.

Muhammed Emin Oyar: Kendisi, farklı ülkelerde dolaşarak Edebifikir yazarlarını gıcık etmede bir numaradır. Emre Baştuğ’dan sonra başımıza seyyah kesilen Mehmet Emin Oyar’ın gidişatının da Amerika’da bir nikâh masasında sonlanacağı kanaatini taşıyoruz. Taylandlı bir kızla evlenmek için uzun fetva arayışlarından hüsranla ayrıldığı gelen rivayetler arasında.

Sulhi Ceylan: Pazar günleri ne yaptığı büyük bir sır. Telefonları genelde kapalı oluyor. Kadıköy’de, şehirdışında, Pendik-Marina taraflarında görüldüğü fakat aynı kıyafetler, aynı çanta, aynı yüz ifadesi ile yeryüzünün herhangi bir noktasında görülme ihtimali olduğu her zaman aklımızda.

Ayrıca Mehmet Raşit’in nişanlanmasından sonra Bikâriyye’yi dağıtmasından korkuyoruz.

Abdulkerim Kolat: “Belki de Senin Hikâyendir” isimli kitabı çıkar çıkmaz ikinci kitabı yazmaya başladığı ve pazar günlerini ise çekeceği film için malzeme toplamakla geçirdiği rivayet ediliyor. Bast-ı zaman ve tayy-ı mekân konusunu beyaz perdeye aktaracağını belirten Kolat’ın, bu rolün hakkını verecek jön bulmada sorunlar yaşadığı da haber merkezimizin dikkatinden kaçmadı.

İbrahim Halil Aslan: “Evlendi de yazıyı bıraktı” demesinler diye harıl harıl yazı yazıyor. Gerçi bize iki bilemedin üç yazı gönderdi ama yine de izin alıp gittiği her sosyal ortamda “hem evlenirim hem de yazı yazarım” dediği rivayet ediliyor. Gerçi bu denklemi bir yerden hatırlıyoruz. Anladınız siz onu!

Celal Kuru: Melankolik notlar yazıp duruyor defterine. Pazar günleri ona da açık deniz.


Mehmet Raşit Küçükkürtül’ün haber ajansımıza tekzibi:

Edebifikir Haber Ajansı’nda pazar günlerimde ne ile iştigal ettiğime dair zuhur eden haber, kat’i sûrette aslı astarı olmayan bir mahiyet arz etmektedir. Nişanlandığım bilgisi doğrudur. Bundan gayrı mâlûmâtın bir tanesinin dahi hakikâti yoktur. Bu fakîr-i hakîrin kahvaltı öğününe teveccühünün nâdirâttan olduğunun şahitleri çoktur. Başta Bahadır Dadak olmak üzere… Herkesçe mâlûmdur ki umumiyetle kahvaltı yerine Türk kahvesi içerim yâhut bir iki tane meyve ile iktifa ederim. Ayrıca kalori ile alâkamın olmadığının en mühim delillerinden biri de günden güne kilo kaybetmekte olduğumdur. Efkâr-ı umûmiye hürmetle arz ederim, efendim.

Bu arada, Bozcaada ile Kahramanmaraş arasındaki kuş uçuşu uzaklığın 950 km civarında olduğuna inanmak istemiyorum. Artura Bandini de buna inanmayacaktır. Hatta ısrar edersem Bahadır Dadak bile inanmayacaktır. Değil mi Bahadır?

DİĞER YAZILAR

6 Yorum

  • Anketor , 10/04/2016

    evlenen yazarlara sormak istiyorum evlenmeyi tavsiye ederler mi?

  • Yesil_kalem , 09/04/2016

    cumartesi günümü renklendirdiniz efenim

    Sağlıcakla kalin

  • Zeynep K. , 09/04/2016

    Bunca mâlumatın içinde nedense benim dikkatimi çeken yazarların pazar sendromu değil, Abdülkerim Kolat ve Mehmet Raşit Küçükkürtül abilerin çıkardığı kitaplar oldu. O kitapları bulmalıyım. Ama nasıl?

  • papatya , 08/04/2016

    hepsi bir film karakteri gibi.

  • Gökçehan , 08/04/2016

    Ya allah iyiliğinizi versin. Hiç gulecegim yoktu. Evden izin almalar nişan alışverişleri falan :)) çok iyisiniz ya :))

  • Mehmet Raşit Küçükkürtül de nişanlandıysa artık bikariyye tarikatı resmen dağılmış demektir :)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir