Seyyar Hüseyin
Seyyar satıcıydı. Yazın yaz, kışın da kış mahsulü satardı. Karlı-yağmurlu, rüzgârlı-ayazlı günlerde işe çıkmayı daha çok severdi. Yazın en sıcak
Seyyar satıcıydı. Yazın yaz, kışın da kış mahsulü satardı. Karlı-yağmurlu, rüzgârlı-ayazlı günlerde işe çıkmayı daha çok severdi. Yazın en sıcak
Ne vakit göğsüme gelse dursa bir sevinç, içimde Rahime’nin ismini haykıran sesler işitirim. Bir kuş görsem bir köşede mesela cıvıl
Her işin bir evveli, bir başlangıcı olur da bizimkinin olmaz mı hiç! Olur elbet. Yaz biteli daha bir ay bile
Kendimi bilmeye başladığım ilk günden bu yana, rüyaların serin yüzüyle muhatap olurdum hep. Tâ ki üç gün önce gördüğüm o
Saydım, tam yirmi altı gün olmuş oturup da sana -sonu çekmece olsa da- mektup yazmayalı. Aylak günler geride kaldı, artık
Evet korkmuyorum ve söylüyorum: “Seni özledim.” Hem niye korkacakmışım ki? Yeterince korku var zaten göğsümde. Her gün diken üstünde yaşıyorum,