Efendi

  428. Gün / İbyaş Oteli’nde Kahvaltı Sabahı   Gözlerim kamaştı. Güneş pencereden sızarak odama doluyordu. Çok güzel bir uyku

Bizim Oranın İnekleri

  Lisedeydim o sıralar. İbrahim Sadri bizim için yaşayan en büyük şairdi. “Sen benim on yedi yaşımsın” diye girdi mi

Cinnet Gecesi; Uzun Bir Dosta Kısa Bir Mektup

  Fazıl’a Bir cinnet her şeyi çözer diyorsun ya Fazıl, çözer elbet. Ezilip geçilmiş yaz akşamlarının karaltısı bir cinnetle yerle

Sorunun Acıttığıdır

  Bazı sıradan sorular yazgıyla ortaklaşa hareket edince ortaya vahim acılar çıkarır. İkindi vaktiydi. Terasa kurduğu hamakta gözlerini açmaya çalıştı.

Evlilik Dediğiniz

  Devletin medar-ı iftiharı, tüm amirlerinin gözdesi, nezaketi ve naifliğiyle tüm dairenin göz bebeği Memur Fuat Sadıkoğlu, paydos edip evine

Yalan Söyleyen Anne Utansın

    Otobüse binmek için durakta bekliyordum. Bir hayli zaman geçmesine rağmen otobüs bir türlü gelmemişti. Durakta bekleyenlerin sabırsızlığını fark

Bir Çığlığın Öyküsü

  Geniş, boş bir mahzen. Karanlık denecek kadar loş bir yer. İçerisi soğuk. Ağır bir nem kokusu var. Uzak köşede,

Sokak

Sabahın erken saatleriydi. Valide Atik’e insanın içini titreten, soğuk, gri bir renk hâkim olmuştu. Sokaklara sis içerisinde kalmış, ayrıca zifiri