SORGULAMA DOSYASI
İnsan içindeki sevgiyi dışa yansıtma gereksinimiyle dönenip dururken kendini en çok da şiire vurur:
“Kuşlar toplanmışlar göçüyorlar // Keşke yalnız bunun için sevseydim seni” (Cemal Süreya)
Siz niçin sevdiniz?
***
Aydoğan K (Yazardı)
Dünyanın, ”o” yaşasın diye yaratıldığına inandığım için.
Aslında ”Niçin sevdin?” değil de, ”Nasıl sevdin?” sorusu daha anlamlı ve güzel.
Gözlerim dola dola sevdim.
Cemal Süreya kadar kısa ve veciz ifade edemesem de, şöyle bir şey yazmak isterdim:
Sana baktığımda, yaşadığım bu dünya birden yok oluyor ve bambaşka bir evren seriliyor gözlerimin önüne. Dünyanın bütün gürültüsü, kaosu, sesler yok olup gidiyor. Müthiş bir huzur ve sessizlik. Bana, merhamet ve aşkla bakan bir çift göz görüyorum sadece; o gözlerin bir damarla bağlı olduğu kalbin vuruşunu hissediyorum sonra o titrek dudaklarda. Bu dünyada bir cennet olsaydı, muhakkak ki senin bakışlarınla benim avuçlarım arasında olurdu.
Selman Karabul (Öğrenci)
O da sever diye.
Serdar Kocabaş (Ara ara yazar)
Sevmek için bir sebep aradığımı sanmıyorum. Hem aşkta sebep mi olurmuş? Bunlar sadece bahaneleri. Sevmek için severiz aslında. Sevilmek bile ikinci planda kalır. Sadece sevmek… Kendinden ötürü sevmek… Hem kâinatın mayasında da aşk yok mu? Tüm insanlık bu aşka doğru bir adım halinde. Aşk olmasaydı kâinatın olmayacağına inanıyorum. Seviyorum işte deriz ya… İşte öyle… Sevgi bu, gelip oturuverir kalbimize. Bak, ne diyor Didem Madak:
“Bazen ölmek istiyorum
Beni yeniden doğurman için.”
Mehmet Bahadiroğlu (Öğrenci)
“Kalbinde merhamet adlı bir çınar vardır.” Büyür, keşke yalnız bunun için sevseydim seni.
M. Necip Ârâste (Akademisyen)
Sebeplerin olduğu yerde sevgi mi olurmuş? Cemal Süreya da sebep belirtmiyor sevgili editör, yönlendirme yapmayalım.
Ve bir avuç kalp sahibiyiz şunun şurasında, sebepler sükût etmiş; hem sevmekten gayri nemiz var şu üç günlük dünyada…
Mücahit Özocak
Niçini yok ki bu işin. Gönül bu. Sen hâlâ sevmenin niçinindesin. Ayrıca böyle soru da olmaz.
Davut Bayraklı (Editör)
O an için yapacak çok kayda değer bir işim yoktu, ben de sevdim. Mesele bu yani!
Sevil Kuzu
Açık sözlülük zordur, hele de böyle bir meselede. Sahip çıkacağı bir sevdası olanlar için her şey daha kolaydır. Bunu sözcüklere dökmesi de… Ama açık sözlü olmayacak mıyım? Elbette olacağım, zira gerçek sevgi kalbin ilacıdır. Kalp, ilaçtan ne mahrum kalmak ister ne de kalem bunu ifade etmekten geri durabilir.
Şiir yazabilseydim keşke de, hislerimi kamufle edebilseydim. Ya da Kütüphane Anıları’ndaki karakterime mi sığınsam? Böylesi çok daha kolay olurdu.
Ama sanırım bu açık sözlülük olmazdı.
Daha fazla kaçmanın anlamı yok, gerçi saklayacak bir şey de yok. Şöyle ki; ben gerçek sevgiyle tanışmadım aslında, eğer âşık-maşuk fikrinden hareket edeceksek. Ama gerçek sevgiyle tanıştığını düşünen, sevdiğini sanan, sevgiden bir haber olan insanlara baktıkça anladım ki; yaşadığım şu hayatta gerçek sevgi ne şiirlerdekine ne de romanlardakine benziyor. Çevremdeki herkes, o romanların birer kötü karakteri gibi.
Kıraç’ın söylediği gibi, “Bırakma beni, insanlar kötü…” diyebilmek ne mümkün!
Not: Yazı yazdıran, hisleri açığa çıkaran müzikler vardır. İşte yazdıklarımın özeti tam da şu şarkıda: http://www.youtube.com/watch?v=-ViQGDyRe0o
Adige Batur (Editör)
Sevmek için illa ki bir sebep gerekmediği için sevdim. Sebepleri sevmem. Müsebbibi severim.
Behzat Kaya (Yazar)
Aslında bu dizelerde Cemal Süreya niçin sevdiğini değil, sadece sevdiğini haykırıyor. İnsan sevdi mi böyle olur birazda. İçi içine sığmaz yani. Cemal Süreya dahi böyle yapmış. Bakmayın şundan, şundan sevdim demesine. Bunlar sadece sevdiğini anlatmak için birer araç. Bunlar olmasa da inanın deli gibi sevebiliriz. Seviyoruz.
Yusuf Bal (Şair)
“Böcekler trake borularıyla nefes alıyorlardı, bu yüzden sevmeliydi insan”
“Elektronları yörüngesinde tutan bir neden olmalıydı, bu yüzden sevmeliydi insan”, cevaplarından biri olabilir.
Özgür Atasoy (Sokak Sosyoloğu)
Başkasındaki ben’i bulmak için sevdik. Sonra anladık ki bulmak için değil beklemek için sevmek gerekiyormuş.
Bilal Can (bir vatandaş)
İnsan fotosentez yapmaya başladığında artık bitkileşmiştir. Sevmek onun insan kalabilme yetisidir. İnsan “kendiliğinde” de kaldığında kendinden sıkılır, bu sıkıntı onda içsel bir ağrıya dönüşür. Sevmek kendi yerine sevdiğini koymaktır, bu bir hayatsal mübadeledir.
Hilal Acar (Yazar)
Ben bu söze karşılık keşke hiç sevmeseydim diyebilirim.
Büşra Betül Gültekin (Öğrenci)
Ne güzel yazmış Cemal Süreya bu şiiri, keşke yalnız bunun için sevseydim seni.
Birsen Çay (Eğitmen)
Hesabını yapmadım neden ya da niçin diye. En çok da bu hesapsız yanı için sevdim.
51 Yorum