sakıncalı bir iştir şimdi
kırkikindi yağmurlarını yeniden solumak
sözcükler bir infilak gibi usumda
ellerimde buhran, sesimde buğu
yün örerdi annem gecenin al yalazında
yaban bir kederdi sadece yaşamak dediğin
ağu ağacının dalından
toprağa gazel düşürürdüm
yalnızlığa yamadığım gökyüzü,
bir şarkıya çalıyor gözlerimi…
Hikmet Kızıl