ellerine gül tutuşturulmuş yağmurlar
yüzünün kıyısında dolanırken
bir ağaç dalı döner kıblene
ve sen her bakışınla göğü maviye boyarsın
ben her akşam
ayağına takılırım gölgemin
vebalı geceyi büyüten aynalarda
insan taşkını topraklarda
sığınağı hazırlarım gölgelerin
karanlık istila ederken güneşi yarasa kanatlarında
bir sürüngen zehrine bulanır dağ
ve gök intihar eder eşiğinde güvercin kanatlarının
ay ışığını pay eden yüzün
simsiyah bir kayaya çevirir de sinayı
inkâr eden kavimler birikir gönlüme
göğün dumanlı süvarileri korur sinayı
akıtır da kanını toprağa
güç bulur her kuş çığlığıyla
ve güneşi bekleyen karanlıkta
sesini kaybetti kuşlar
bileklerinde musa gücü zamanın
İbrahim Hakkı Öztürk
2 Yorum