Rüzgârdım bir zaman
tüm donuk mutlulukların çardağında
rengini yağmur ve güle sunan
ve karanlığı durmadan dağıtan
yerin en dibinde sessizce yağan telaşta
atıldım saflıktan, yasalardan
Rüzgârdım uzaklıklara kapı aralamış
bahar ve katran püskürten
deliliği ve kederi ezberleyen
zorlanmış kapı kulpları, eski bir habercinin mektupları
bilincin kalbinde süresiz bir bombasın sevgilim
kaos ve öfkenin santrancından oluşan
-mavzerimde soluk bir parıltı
-mavzerinde ezilen bir ışıltı
Söyle, hangi yenilgi çocukluğun sarnıcına akar
yazgın kaypak usturasında bölünürken
her gün kuru çamur her gün pis balçık-olsun
soyulmuş nar ve yağmurum, özgürlüğe hudut
yenilgilerin imgesinde rahmanı arayan
Biliyorum bağışlar, belirsizliğe yerleşen boşlukları
ve kursağına buğday takılan kuşu
nedense yer üstü boş bir palto sevgilim
nedense düğmeleri bir şeye can katıyor hayatın
Vehmin saksıları kırılırken hayalin göçüyle
görünmüyor pusuda beklenen unutmak!
kıyına uzak bir ışıktım ceviz ağacından tanınan
sızdın bir zaman şiirin küflü çatlaklarında
rengini güvercinlere ve aşkın simgelerine sunan
Tüm donuk yenilgilerin çardağında
unutulmuşsam ve sendeliyorsa yer ve gök biraz
hazırlan sen de! nasılsa dağılacak telaşın
Sinem Çağlancı
1 Yorum