Bir Wi-fi ağında titreşiyor tenim
Her bağlantı kopuşu- bir organ kaybı
“Şifre doğru ama sistem uyumsuz”
Diye fısıldıyor modem ışıkları
RAM’lerimde geziniyorum gece vakti:
Her dosya silinmiş bir anı
Geri dönüşüm kutusunda
Aşkımı arıyorum
“Dosya adı geçersiz”
“Yol bulunamadı”
Metroda geçerken istasyonlar:
Her anons bir şiir dizesi-
“Sonraki durak yalnızlık. Kapılar solda açılacak.”
“Sonraki durak gözyaşı. Hayata akacak.”
Camda yansıyan yüzler,
Low battery modundaki hayatlar
Mavi ekran veriyor durmadan
Söylemiyor kimse modern yalnızlık thread’i açıkken
Herkes kendi tanrısına dargın
Bir USB girişinde unutulmuşum:
Takılıyım ama değilim bağlı.
Veri transferi %1’de takılı-1998’den beri
404 hata kodlu sevdalarım
Bu çağın çözünürlüğüne ayak uyduramayan umutlarım
1998’den beri…
Üzgünüm bir fotoğrafta
“Eski sürümle devam et” diyorum
Nasılsa kavuşamayacak ellerimiz
Bir asansör boşluğunda sayıyorum zamanı:
Her kat bir ömrün sıkıştırılmış hikâyesi
Kapılar açıldıkça
İçeri kimse binmiyor
Ben ki her sabah silinmeyi bekleyen “chat”
Ben ki şifresi unutulmuş “.zip dosyası”
Kapılar açıldıkça
“İçim dışıma yansıyor”
Her kat düşük sinyal çubukları
Sabah alarmı 5:30’da çalıyor
“Uyan artık, yeni güncelleme var!”
CTRL+ALT+DEL basıyorum göğsüme:
Görev yöneticisi açılmıyor
Sistem dosyaları eksik-
Hayatımın .dll’si silinmiş
Uyanmak istemiyorum yaşamaktan
Format atsam da biliyorum
Kurtaramayacağım bu bozuk sektörleri
Şimdi selfie çekiyorum karanlıkta
Yüzüm tanınmaz halde
Gözlerim de kırmızı ışık
Gövdesine yaslanıyorum gecenin usulca
Premium can sıkıntı paketimle
İntihar etmek için
Hangi uygulamaya girsem
Sinem Çağlancı