Şiir Yazıyorum Çünkü 13

Hayalhanemize Işık Tutan Metin: Şiir 

 

LXXXVIII

İlhan Berk “Şiirin Gizli Tarihi”nde “Bir şiir yazılıp yeryüzüne çıkmışsa, dünyada bir şeyler değişmiştir” dediği gibi, şiir bir süreçtir ve sürecin içinde dağları aşarak kendini ispatlamıştır. Şiirin bireysel bir damarı vardır lâkin toplumsal ağrılara nükseden bir seslenme biçimidir de. Hangi kelimenin şiirde iyi duracağına karar veren şair/ozan kendi yürek haritasında linguistik (dil bilim) konularına çok fazla dalmadan hayatın mealini yapmaya çalışır. Siz buna hermeneutik de diyebilirsiniz. Şiirin bir gizli tarihi vardır. İçsel bir sesin, bir dağlanışın ve bir feryadın sesidir. İnce bir çizgiyi dağlayarak çizer şiir. Bu yüzden sert bir iklimden parmaklarına sızan sızısıdır şairin. 

LXXXVIV

Şair nöbettedir. Dünyanın tüm iklimleri, tüm savaşları, tüm rüzgârları, tüm resimleri onun gürzünü ateşe attığı kelimelerdedir. Kelime sahih bir rüyadan arınmışsa ve iyi bir niyetle sayfaya düşmüşse şiir olur. Cemrelerin mevsim haberlerini vermesi gibi bir şeydir bu. İyi şiirin özündeki niyet, şairin kalbine tekrar tekrar fısıldadığıdır. Niyet bir şairin ilk hamlesidir. Önce niyet eder ardından şiire üfler. O zaman belki de İsevi bir nefes gibi şiir sayfada dirilir. Okur da bu şiiri zihninde canlandırır. Şair ırmak düşü kurmuşsa, okur bu ırmakta yüzen bir imgedir. Şair rüzgâr demişse, okurun saçları bu rüzgârda savrulmalıdır. Güneş demişse o sıcaklığı hissedecek olan yine okurdur.

LXXXVV

Şiirle uğraşan insanların çoğu, içinde şiir kelimesi geçen cümlelere aşırı derecede ilgi gösterir, en azından merak eder. Şiir nedir sorusuna dair verilen cevapların çokluğu, şiire ilgi gösteren kişilerin cevaplarıyla orantılıdır. Şiir şudur, budur demek işin kolayı. Asıl olan tanımlamayı bir şiir üzerinden geniş bir biçimde sunmaktır. Herkesin bir şiir tanımı vardır fakat herkesin verdiği tanıma uygun bir şiiri yoktur. Bu yüzden bizi tanımlardan çok “asıl şiirler” ilgilendirir.

LXXXVVI

İsmet Özel “şairin suçsuz yanılgısı şiiri doğurdu” dediği günden beri şuarâ kesiminin büyük derecede şiire bakışı değişti. Şair nedir ve kimdir sorularını sorduğumuz günlerin ardında verdiğimiz cevaplar bize belirgin şair resimleriyle cevap buldu. Bir İsmet Özel olmak kaç yeni şair olmaktı?

LXXXVVII

Sorumuzu genele yayarak; her şairin beslendiği başka bir şairi vardır desek acaba bunda yanılmış olur muyuz? Zannetmiyorum. Çünkü şiiri tetikleyen en temel unsurlardan biri başka şiirdir. İlk şiirden bugüne şiirler, başka bir şiiri tetikleyerek çıkmıştır. Her ne kadar şairlik bir tarafı ilhamla büyüyen bir duruş şekli olsa da şiiri ancak ve ancak başka bir şiir doğurur.

Asıl şiirler söylendi ve söylenmeye de devam ediyor. İsim isim saymayacağım asıl şiirleri. Her zaman iyi şiirler oldu. Umutsuzluğa kapılmadan ve kâhinlik yapmadan diyebilirim ki zamana saklanmış iyi şiirler var ve bu şiirler zamanla karşımıza çıkacaktır.

LXXXVVIII

Dil insanın en etkili silahlarından biridir. Dilini “iyi” ve “kötü” olarak kullananların ayrıştığı yerdedir şiir. Bu yüzden en etkili silahın şiirin temel taşı olması şaşırtıcı olmasa gerek.

Şiir bir eksikliğin tamama erdirildiği yerde kendini gösterir. Özel’in tabiriyle “şiir okumak isteriz çünkü bütüne, bütünümüze, bütün içindeki yerimize varma zorunluluğu bu insanı ve insan dışı aygıtla yenmek isteriz. Şiir bu anlamda bir ”yerine getirici” bir silah, bir kalkandır” der.

Bilal Can

 

 

DİĞER YAZILAR

1 Yorum

  • gurbet doğuluya mahsustur , 20/10/2020

    Madem 13 geçiyor başlıkta babamın abimin annemin iki ablamın erkek kardeşimin ve benim telefon numaralarımızın sonunun 13 olduğu bilgisini edebifikirle paylaşmamın vakti gelmiş demektir

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir