Künye: Mutlu Yaşam Üzerine – Yaşamın Kısalığı Üzerine, Seneca, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, Çeviri: C. Cengiz Çevik, 2018, İstanbul.
***
O halde yöneldiğimiz şey, ona ulaşma yöntemimiz, kendisine doğru yola çıkacağımız bölgeyi önceden araştırmış uzman bir rehber eşliğinde kararlaştırılmış olsun, zira bu diğer yolculuklarımızdan farklıdır. (sf. 3)
Hiçbir insan kendi başına hata yapmaz, her insan aynı zamanda başkasının hatasının nedeni ve kaynağı olur. (sf. 4)
Görünüşte iyi olanı değil, sağlam, doğru ve kendi saklı bünyesinde daha güzel olanı arayalım, onu bulup çıkaralım. O uzak bir yere konmuş değil, elini nereye uzatman gerektiğini bildiğin takdirde onu bulacaksın. (sf. 6)
Öncelikle zihnimiz sağlıklı olmalı ve kendi sağlığını kalıcı bir şekilde elde etmiş olmalı, sonra cesur ve dinç olmalı, dahası en güzel şekilde sabreden, farklı dönemlere ayak uyduran, kendi bedenine ve onu ilgilendiren her şeye dikkat eden ama bunun için dertlenmeyen, yaşamı meydana getiren hiçbir şeye ilgisiz kalmayan ama hayranlık da duymayan, talihin armağanlarından faydalanıp onların kölesi olmayan bir karakterde olmalı. (sf. 7)
(…) zira hazlar ve korkular kovulduğunda, değersiz, kırılgan şeyler ve rezilce davranışların verdiği zararların yerini sarsılmaz, doğru ve büyük bir sevinç alır, böylece ruhun huzuru, uyumu ve azameti uysallıkla buluşur, zira her vahşilik güçsüzlükten doğar. (sf. 7)
Dolayısıyla yargısı doğru olan mutludur… (sf. 10)
Dolayısıyla mutlu yaşamak ile doğaya uygun yaşamak aynı şeydir. (sf. 12)
(…) bilge ise fakirliği en çok, zenginliğin tam ortasında dururken düşünür. (sf. 37)
Niçin daha ziyade sizi her yandan ele geçiren, bazısı dışardan çöreklenen, bazısı bizzat iç organlarınızda alevlenen kendi kötülüklerinize odaklanmıyorsunuz? (sf. 43)
(…) az insan hariç, herkes daha yaşama hazırlanırken yaşamdan ayrılıyor. (sf. 45)
(…) sende sana ait ne kadar az şey kaldığını yeniden düşün, göreceksin ki vaktinden önce ölüyorsun. (sf. 48)
Yaşamayı tüm ömür boyu öğrenmek gerek, belki seni daha çok şaşırtacak ama ölmeyi de ömür boyu öğrenmek gerek. (sf. 54)
Herkes günün yorgunluğuyla yaşamında acele eder ve gelecek arzusuyla çabalar durur. (sf. 55)
Ömür başladığı yoldan gidecek, ne kendi rotasını değiştirecek ne de dümeni tümüyle eline alacak. Gürültü yapmayacak, hızına dair seni uyarmayacak, sessizce kayıp gidecek, ne bir kralın buyruğuyla ne de halkın beğenisiyle geciktirilecek. İlk günden nasıl yola koyulduysa, öyle devam edecek, asla yoldan çıkmayacak, asla gecikmeyecek. Peki, olan biten nedir? Meşgulsün, yaşam ise acele ediyor, istesen de istemesen de, vakit ayırman gereken ölüm aninde sonunda yanına varacak. (sf. 56-57)
(…) uykuda da olsa uyanık da olsak, aynı ritimde ilerlediğimiz bu yaşam yolu, meşgul olanlara sona gelmeden görünmez. (sf. 58)
Kendini güvende hisseden, huzurlu bir zihin kendi yaşamının her kısmını kafasında tartmayı başarır, meşgul insanların akılları ise boyunduruk altındaymışçasına, geriye dönemez ve bakamaz. (sf. 59)
Kendini kalabalıktan çek çıkar sevgili Poulinus, yaşamın süresince oradan oraya savrulmaktansa daha huzurlu bir limana çekil. Düşün, ne çok dalgayla boğuştun, özel yaşamında ne çok fırtınaya göğüs gerdin, yine kamusal yaşamda kendine ne çok sorumluluk yükledin. (sf. 71)
İnsanların yasadan değil, kendilerinden inziva izni koparması daha zordur. (sf. 74-75)
Edebifikir
1 Yorum