Demokratikleşme Paketi Tırışka!

Mücahit Emin Türk, yine çok öfkeli! Demokratikleşme paketini bir de bizden dinleyin!

***

Büyük gürültüler kopartıldı, davul zurna eşliğinde “Açtık açıyoruz, hadi tahmin et içinde ne var?” gibi komikliklerle paket açıklandı. Edebifikir olarak bu işten hiç hoşlanmadık! Öyle uzun uzadıya lafı dolandırmanın âlemi yok: Paket, erkeklerin aleyhinedir. Türkiye’de erkekliğin psikolojik, siyasî ve sosyal olarak gerilemesine neden olacak maddeleri ihtiva etmesinin yanında, “Türkiye’de erkeğini durumu”nu iyileştirecek hiçbir adım yok.

İçinizden bazı gafiller, erkeğin durumunda ne varmış gibi tuhaf cümleler kurabilir. Allah onlara hidayet etsin! Bazı haberlerde erkek memurlar da saçlarını uzatabilecek diye haberler görüyoruz. Bu haberler, kravat takma mecburiyetinin ise devam ettiğini, ona dokunulmadığını bilhassa vurguluyor. Sanki çok ciddi bir şey söyler gibi yapıyor bunu. Evet, “medeniyet yuları”ndan bir an önce kurtulmayı biz de savunuyoruz. Evet, “Dünyada ne garip âdetler varmış ya” deyip başka memleketlerdeki insanlara gülen hafif zekâlı kişilerin boyunlarındaki medeniyet yularına bakıp kendi hâllerine gülmeleri gerektiğini biz de söylüyoruz.

Ancak Türkiye’deki erkeğin meselesini kravata indirmek en hafif tabirle andavallık, suizan ve buz dağını görememektir. Açın kulağınızı: Bir kere sakal çok önemli. Sakal bırakmak istiyoruz! Dâhili ve harici bedhahlara rağmen sakalın normalleşmesini, serbestleşmesini istiyoruz. Bize uzun saç değil, uzun sakal lâzım. Ayrıca takım elbise denilen zulüm ne zaman bitecek?

Klavyedeki tuşlara “Oldu madem, hadi bu serbetleşsin!” diye bakan bir anlayış, artık Fransızlar gibi tarihe karışmış Medenî Kanunu’n saçmalıklarını ısrarla niye koruyor?

Ey erkekler, düşünün, caddelerde kalbiniz ve zihniniz bulanmadan yürüyebiliyor musunuz?  Başınızı kaldırıp satın alınabilecek nesnelere şöyle bir bakın: Bu satın alınabilecek şeylerin çoğu kadınlara hitap ediyor. Açık bir şekilde görülüyor ki erkeğin hayat alanı daraltılmış durumda. Her “kadına şiddet vakası”nda, dört bir yandan pompalanan fuhşiyatın mağduru olmuş ve kan emici patronlarıyla nefes tıkayan ailesi arasında sıkışmış bir erkeğin zavallı hâle düştüğünü görüyoruz!

Erkekler, bugün hayat kurma mücadelesi verirken son derece dezavantajlı durumdalar. Bir yandan anne-babası evladının düzgün bir işi olduğunu görmek istiyor. Öbür taraftan evli erkeklerin hanımları çalışsa bile yine de para hususunda erkeğin gözünün içine bakıyor. Parayı erkek kazanacak arkadaş! Ayrıca Milli Savunma Bakanlığı erkeğin yirmili yaşlarını asker kaçağı, bakaya kalma, mahkeme, ne zaman gideceğim, şu askerliği bir aradan çıkarsaydım, tezkereyi sakatlanmadan veya ölmeden bir alsaydım vs. türünden sıkıntılarla geçirmesini sağlıyor, çok sağ olsun!

Evet, sadece gemi tersanelerinde erkek işçilerimiz ölmüyor, bütün Türkiye’de işçi ölümleri çok yüksek. Hatta bu konuda dünyada ilk sıralardayız. Asker intiharları hâlâ devam ediyor. Ayrıca emeklerinin ve gençliklerinin üstüne çullanıp vantuzlayan özel şirketleri unutmayalım. Güya özel şirketlerde çalışanların maaşının ve çalışma hakları devlet tarafından bizzat gözetilecekti, korunacaktı!

Türkiye’de bir erkek otuz yaşına geldiğinde yarım yamalak bir hayat düzeni kurmuş veya hemen hepimizin birkaç örneğine şahit olduğu gibi, hayatı ıskalamış oluyor.

Ey Türkiye’nin zavallı duruma düşmüş/düşürülmüş erkekleri, siz kendi izzetinizi almazsanız onu size iade edecek kimse yoktur, bunu böylece biliniz! Ama hâlâ o erkekler, o iş çıkışlarının o yorgun, sinir harbi akşamların otobüslerinde, altın gününden dönen ve yediği köftelerle, böreklerle şişmiş kadınlara yer vermeye devam edecek!

DİĞER YAZILAR

2 Yorum

  • ertuğrul özkök , 09/05/2016

    şu dakika itibarıyla kadınlıktan istifa ediyorum!

  • duygu asena , 21/07/2014

    şu an kendimden utanıyorum! bütün erkeklere özür beyan ediyorum.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir