Duymadın maviyi yırtan çığlıkları.
içimi işgal ederken gözlerin.
Gözlerimin uçurumuna düşerdin.
Ben ise siya siya göç ederdim gülüşüne.
Geceler uzardı, karanlık çökerdi yüzümün deltasına.
Öyle kalabalıktı ki karanlık sesini duyamazdım.
Rahmet dilenirdim merhametten.
Ömrüme çizilirdi suretin
kar gibi yağardı yokluğun saçlarıma.