artık fotoğraflarda görünmüyor babam
yatağını değiştiren bir ırmak oluyor her baktığımda
en çok bir kalenin düştüğü ana benzetiyorum onu
dağlara çıkıyorum kokusunu hatırlamak için
sakallarını hatırlamak için kuyulara
üvey bir bıçak delip geçiyor gövdemi
nereden geldiğini bilmiyorum ağzımdaki suyun
çatlakların sonra, hırkamdaki dikenlerin, eksiklerin
bir hayvanın gözlerinde bileyip tırnaklarımı
arasından geçiyorum birbirini tanımayan şehirlerin
benim değil aynada gördüğüm saydam dünya
tabutunu yanında taşıyan gezgin ben değilim
artık fotoğraflarına hiç benzemiyor babam
gidip de dönmeyen bir bumeranga benzetiyorum onu
ve kuytularda arıyorum annemin üzüntüsünü
size babamın bir ağaca dönüştüğünü söylemiş miydim
Gökhan ARSLAN
Akatalpa, 146. sayı