Derisini Değiştiren Yılanın Hayreti 10

Ramazan bir değişim ayı… Sürekli yapılan şeylerin terk edildiği, yeni bir disiplinle hayatın aktığı bir ay. Geceleri uykuyu bölmek, gecenin bir vakti yemek yemek ve sonra saatlerce aç ve susuz durmak… Bunların üstüne bir de kalbini kontrol etmek. Yalan söylememek, gıybet etmemek ve kalp kırmamak için gayret göstermek. Çünkü bunlar yapıldığı takdirde oruç zarar görüyor hatta manasını kaybediyor. O halde ramazan ayı için bir silkiniş, dünyaya ve de kendine yeni ve farklı bir bakış ayı diyebiliriz.

***

Ramazan yapmama ayı… Evet evet yapmama. Sürekli yaptığımız ve alıştığımız şeyleri terk ederek bir şey yapma ayı. Hatta bu terk ibadet oluyor. Allah rızası için yemeyip içmeyerek yani bir şey yapmayarak yapmış oluyoruz.

***

Ramazan arınma ayı. Eşyanın hakikatini idrak etme sorumluluğunda olan insanın savm etmesi yani kendini tutarak arzu ve şehvetlerinin prangalarından kurtulma ayı… Maddenin boyunduruğunu kırarak manaya tâbi olma ve eşyayı mananın gözüyle görme ayı…

***

Oruç “Samediyet” tecellilerinin ayı… Allah’ın isim ve sıfatlarıyla vasıflanmanın yani Allah’ın ahlakı ile ahlaklanmanın ayı… Samed; her şeyin kendisine muhtaç olup, kendisi hiç kimseye ve hiç bir şeye muhtaç olmayan anlamına gelir. Allah nasıl ki yemek içmek gibi sıfatlardan münezzehse, kul dahi oruç tutarak yani kendini yemek ve içmek gibi sıfatlardan uzak tutarak Allah’ın ahlakı ile ahlaklanmış olur ve bu sayede Samediyet tecellilerine mazhar olur.

***

Oruç kendini ölçme ayı… Kişinin avam mı, seçkin kul mu yoksa en seçkin kul mu olduğunun belli olduğu ay… Orucun üç derecesi vardır. İlki avamın yani halkın orucudur. Bu oruç kişinin kendisini yemek, içmek ve cinsel ilişkiden uzak tuttuğu oruçtur. Bunların haricinde gerektiğinde gıybet eder, kalp kırar ve günaha girmekten çekinmez. İkincisi seçkin kulların orucudur. Bu oruçta; yukarıdaki esaslarla birlikte göz, kulak, dil, el, ayak ve diğer azalarda oruçludur. Günahtan ve kalp kırmaktan sakınanların ve dahi boş işlerle iştigal etmeyenlerin orucudur. Üçüncüsü ise en seçkin kulların orucudur. Bu kullar yemekten içmekten kesilip, tüm vücut azalarına oruç tutturmalarının yanında kalplerine de oruç tuttururlar. Basit ve dünyevi düşüncelerden kalplerini temizlerler ve sürekli Allah’ı hatırlarlar. Çünkü bu oruç; Allah’tan başka bir şey düşününce bozulur. Göz sevgiliden başka birine kaydığında oruç da kalmaz. İşte orucun üç derecesi. İşte kendini tartmanın üç derecesi.

***

Oruç tevhid ayı… Asıl oruç hakikat orucudur. Kişinin kendi varlığını Hakk’ın isim ve sıfatlarında fena etmedikçe yani yok etmedikçe ikilikten, şirkten kurtulamaz. Hakikat orucu ölmeden önce iradi bir şekilde ölenlerin tuttuğu oruç olup bu orucun iftarı gerçek ölümdür. Çünkü hayat başlı başına bir oruçtur. Her yerde Hakk’ın tecellilerini gören ve nefsinden soyunan bir insanın günah işlemesi ve hatta gaflete düşmesi imkânsızdır. İşte oruç kişiye kalp gözünü açtıran ve eşyanın perdesini kaldıran bir ibadettir. Tüm bunlar istenilmez belki verilir cinsinden lütuflardır. Zira Allah’ın rızası her şeyden üstündür.

 

Sulhi Ceylan

DİĞER YAZILAR

1 Yorum

  • Sinan turap , 06/06/2017

    Savmın üç derecesi. Duymak istediğim ama nefsimden kulaklarımı tıkamaya çalıştığım satırlar .eyvallah.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir