I
Zaten olup olacağı belli:
Her aşktan
–Kütür kütür olsa da her erikten–
Bir kuru çekirdek kalır
II
Külü ezsem de
Gülü ezemem bilmelisin
Erik öpülür ancak
Ve olsa olsa ısırılır
III
Bir zamanlar alevlenmiş
Bir gül cesedi kalsın istemem bu aşktan
Anı, anılar
Bir kül kadar temiz olmalı
IV
Sen mektubundan çıkan yaprak kadar narin
–Benim dudaklarım kadar hırçın–
Çiçek tozları kadar uçucu
Bir ağaç gibi dayanıklısın
V
Kendi ateşimi Sinop’ta yanar buldum
Oynuyordu çevresinde rakkaseler
Ben kendimi
Uzaktan seyreder buldum
VI
Bir rüyayı iki kişi birden görebilir
Bu aşktır Suna
Bir uykusuzluğu iki kişi birden yaşayabilir
Bu ölümsüzlüktür Suna
VII
Ben kendi bahçemdeyim, odamda
Senin ya da ikimizin bahçesinde
Değil!
Ama sen yıldızlarımsın ağaçlarımsın benim
VIII
Geceleri Güneş nereye gider?
Sen
Nereye
Gidiyorsun?
IX
Sevgili Suna
Sen yalan söylesen de
Gönderdiğin papatyalar
Söyleyemez
Osman Serhat Erkekli