Ağırlığını koruyan bir taş, yağarken eriyen kar
Döküleceğini bilmeyen yapraklar, hazan mevsiminde
Uykunu korumak için gördüğün bir rüyaydım sadece
Bir gül kokusunda eskittiğin zaman, çölleşiyor şimdi.
Tamam arka tarafa ilerliyorsun, yeni yağmalar için
Yüzünde yıllar intihar ediyor, yine de güzelsin
Adını temize çekmekten vazgeçtin, sahnen bomboş
Susuyorsun, yağmur tutmayan bir toprak oluyor sesin.
Sana bir sır terliyorum, özlemek anlatınca başlıyor
Tutup yerini değiştiriyorsun kayıplarının
Toprağın sürekli kabarmak istiyor, ağlıyorsun
Bir yoksul ölüsüyüm elinde, tabutumu çiviliyorsun.
Bir inciri soyuyorsun, ellerin mosmor
Üstüne sindi soldurduğun hayatlar, sen de biliyorsun
Buradayım, gözlerimde sahiplenmediğin boşluk
Buradasın, gölgen zehir saçıyor ve ellerin.
Sulhi Ceylan
(Yedi İklim, 352. sayı)
6 Yorum