gülersin
bilirim cennet gülersin
ölümlü bir düşüşle düşmenin sırası değil
ikindi vaktine yaklaşıp
menevşeleri ve erguvanları ve kız kulesini
yarım ezber ettiğim türküleri ve cennetül naimi
ellerinle buluşturabilmek gibi bir amacım var
şairliğimi ve cesaretimi sorgularsan
insanlığımdan ve korkularımdan iki adım beride durup
gökyüzüne çıkıp seyrederek güzelliğini
seni istanbul’a benzetmeye yetecek kadar şairim bilesin
her şey yalnızca baharın başlaması
şehrin soyunması değil günahından
bir de devrilmesi gereken
helvadan yapılmayan putlar
gülüşün bir şehri devirmeye
hem diriltmeye yetecek
azgın ve dirençli haykırıyorken sokaklar
duvarlarına şiirler yazılıyorken
ekmeğe suya ve toprağa yemin ediliyorken
şairler güzel ölümlerle ölüyorlarsa
bir baharın kıyamına durmaktan başka bir şey değildir aşk
ben her ağladığımda keyfe gelen kalabalıklar
medhiyeler düzüyorken gözyaşlarıma
acının güzelliği ölülerin fotoğraflarını çeken sokakların diline düşmüşse
vaaz edenlerin dilinde kargışlar
ellerinde cehennem var da
başağrılı akşamların sabahında uyku hayırlıysa
gülüşün için durulacak bir kıyam
söylenecek bir şiir
edilecek çok ezber var
Raşit Ulaş Çetinkaya
(Yedi İklim Temmuz 14)
6 Yorum