Feyyaz Kandemir, seçkilerine devam ediyor; bu sefer Edebifikir okurları için klasik şiirimizden 40 mısra/beyitlik bir seçki hazırladı…
***
Ey aşk delisi olan ne kaldın perâkende
Ol seni deli kılan yine sendedir sende
Yunus Emre
Ne suçu var deyû râm etme öldür Ahmed’i gel
Ki senden ayrı dirilmek yeter günah bana
Ahmed Paşa
Sana sengin-dil desem gönlüne katı gelmesin
Taşlara kâr etti âhım etmedi şâhım sana
Sâfî
Gözlerin cevr ettiğin canıma cânâ der gören
Gâlib olmuş iki kâfir bir Müselman üstüne
Sâdî-i Cem
Gitmeğe azm eylemiş der geldi cânan elvedâ
Durma sen dahi bu tenden eyle ey cân elvedâ
Serâyî
Ümid-i vuslat eylerdüm visale ihtimal olsa
Benüm maksûdum olur kanda bir emr-i muhâl olsa
Taşlıcalı Yahyâ
Atılmışım iki lâ-yefhemin meyânesine
Zemîne anlatamam âsumâne anlatamam
Koca Ragıp Paşa
Neşve tahsil ettiğin sâgar da senden gamlıdır
Bir dokun bir âh dinle kâse-i fağfûrdan
Gelibolulu Âli
Pâdişah-ı mülk-i istiğnâ olursan Rûhiyâ
Mihr olur başunda efser çarh olur altunda taht
Bağdatlı Rûhî
Mansıb ile iftihâr etmek öğünmek câh ile
Ehl-i farza ârdır gerçi şereftir câhile
Âhî
Pâklikden gayrı nem gördünse söyle dostum
Kimseye yüz vermemek âyinenin âyinidir
Necâtî
Bilmez idim bilmek ağzın sırrını düşvâr imiş
Ağzını derlerdi yok dediklerince var imiş
Fuzûlî
Hasta-diller derde em sorduğu la’lünden bu kim
Pür-şifâdur bir cevâbından bulunur bin devâ
Hâfî
Kadem kadem gece teşrifi Nâilî o mehin
Cihan cihan elem-i intizâra değmez mi
Nâilî
Çün cemalin mihri düştü bu Hitâbî gönlüne
Sanasın Yusuf’tur ol kim geldi Kenân üstüne
Hitâbî
Sen gelmeyince hâtıra bilsen neler gelir
Nâbî
Aşk mühlik yâr gâfil müptelâlar neylesin
Birbirine derdini inkâr güç ikrâr güç
Nef’î
Güzel sevmekde zâhid müşkilin var ise benden sor
Bizim ol fende çok tahkîkimiz itkânımız vardır
Nedîm
Hangi putdur bilmezem imânımı garet kılan
Sende iman yok ki sen aldın diyem imânımı
Fuzûlî
Bakma yâ Rab sevâd-ı defterime
Onu yak âteşe benim yerime
Lâedri
Gamınla ülfetimiz var sürûru neyleyelim
Safâ-yı hâtırımız yok huzûru neyleyelim
Nâilî
Kimse görmesün deyi düşde hayâlini senün
Halkı uyutmamağa âh u figânum var benüm
Âhî
Eyitti ol perî bir düşüne girürem bir şeb
Sevincimden nice yıllar geçipdür görmedim uyhu
Zâtî
Baht uyansa hûba varsa dîde-i bidârımız
Düşde bâri gayrdan tenhâ düşürsek yârimiz
Nef’î
Bî-nikâb olma habibim görmesin yüzün rakip
Mushaf açık olucak derler anı şeytan okur
Necâtî
Bahârı neyleriz ol gülizâr-ı gonca-femin
Gülüp açılması bin nevbahâra değmez mi
Nâilî
Kendi derdim kor elin derdine ağlar gezerim
Lâlenin dâğı gülün âteşi yandırdı beni
Nevres-i Kadim
Bir perî peyker mi var yanınca ağyâr olmaya
Var mıdır bir gül ki anın çevresi hâr olmaya
Muhibbî
Günde bin kez ölmenin firkat komuşlar adını
Lâedri
Zâlim beni söyletme derûnumda neler var
Leyla Hanım
Gam-ı hicran ile Yahyâ gibi ayruksı hâlüm var
Irağ oldum nigârumdan ecel bârî yakın olsa
Taşlıcalı Yahyâ
El açup Yahyâ’nun öldüğini istermiş nigâr
Kubbe-i eflâki doldursam n’ola âmîn ile
Taşlıcalı Yahya
Bir kerre dokunsan teline sâz-ı derûnun
Bin türlü nevâzişle düzelmez bozulunca
Koca Ragıp Paşa
Ne şeb ki kûyuna yüz sürmesem o şeb ölürüm
Ne gün ki kâmetini görmesem kıyamet olur
Nef’î
Gel beri ey aşk-ı dilberden keramet isteyen
Az mıdır bu kim kişiye ölmeği âsân eder
Necâtî
Olmayan aşkın esiri gamdan azad olmasın
Nizâmî
Dil perişan eylemekdir ey perî şânın senin
Ahmed Paşa
Cinân içre gerekmez bana, cânân olmasa meclis
Bâkî
Eğer maksud eserse mısra-ı berceste kâfidir
Koca Ragıp Paşa
Çok söz hayvan yüküdür az söz erin görküdür
Bilene bir söz yeter sende cevher var ise
Yunus Emre
Klasik Şiirimizden Mısra Seçkisi – I
Klasik Şiirimizden Mısra Seçkisi – II