“Sultan Alparslan Nîşâbur’da bir gün bir caminin önünden geçerken, görmeye alışık olmadığı eski elbiseler içinde birtakım insanlar görür. Bu insanlar sultana tazim etmedikleri gibi, ondan bir şeyler de istemezler. Gördüğü manzara karşısında şaşıran Alparslan, yanındaki veziri Nizâmülmülk’e bu insanların kim olduklarını sorar. Nizâmülmülk de sultana cevaben: Bunların dünyaya meyletmeyen, dünyevi zevklerden hoşlanmayan, fakirlikleriyle iftihar eden ilim yolcusu fakihler olduğunu söyler. Fakihlerin bu hali sultanın hoşuna gider. Sultanın kalbinin yumuşadığını gören Nizâmülmülk sözüne devamla, ‘Eğer izin verişeniz onlara kalacak bir yer inşa edip rızıklarını temin edeyim, onlar da ilim tahsiliyle ve sultanın devletine dua ile uğraşsınlar’ der. Sultan da buna izin verir. Alparslan’dan gerekli izni alan Nizâmülmülk sultanın malından onda bir kısmını harcayarak ülkenin her tarafını medreselerle donatır.” İşte ilk Nizâmiye medresesinin açılışı böyle olur. Nişâbur’dan sonra Bağdat, Belh, Nîşâbur, Herat, İsfahan, Basra, Merv, Âmül (Taberistan), Musul, Fûsenc, Harcird, Rey gibi pek çok ilde medreseler açılır.
***
Nizâmiye medreseleri, İslam eğitim tarihinde bir milattır. İslam eğitim kurumlarının tabii gelişimi sonucu üniversite ayarında açılan Nizâmiye medreseleri İslam’a yeni bir dirlik, Selçuklu idaresine sağlamlık kazandırmış ve İslam’la Hristiyanlık arasında uzun seneler sürecek çatışmaya karşı koyacak güçte varlığını devam ettirmiştir.
Peygamber Efendimiz (s.a.v.) Medine’ye hicret ettiğinde ilk olarak bir mescid inşa ettirmiş ve kendisi de bizzat bu inşaatta çalışmıştır. Mescidin bir bölümünü Suffa adıyla eğitim faaliyetleri için belirlemiş ve burada başta Peygamber Efendimiz olmak üzere yetkin sahabeler dersler vermiştir. İslam eğitim tarihi bu sebeple Suffa meclisinden başlatılır.
Daha sonra artan ihtiyaç ve fütuhatlar sonucunda eğitim için küttab okulları, kitapçı dükkânları, edebi salonlar, özel saray okulları, cami ve mescidler kullanılmıştır. İslami eğitim kurumlarının tabii gelişimi sonucu oluşan Nizâmiye medreseleri kuruluşundan itibaren, ilme ve ilim dünyasına son derece fayda sağlamıştır. Eğitime yeni metotlar ve üsluplar kazandıran Nizâmiye medreseleri, Sünni inancın yeniden ihyasını ve İslam âleminin pek çok probleminin ortadan kaldırılmasına hizmet etmiştir.
***
Selçuklu imparatorluğu Ortadoğu’da kurduğu siyasi teşekküller arasında yer alan dört büyük imparatorluktan (Hun, Göktürk, Selçuklu, Osmanlı) üçüncüsüdür. Selçukluların bu hâkimiyetlerini tesis etmede Nizâmiye medreselerinin önemi son derece büyüktür. Ehli sünnet dışı fikirlerle mücadele ederek, onları bertaraf eden bu medreselerde yetişen insanlar devletin, idari, mali ve ilmi kadrolarında görev yaparak devlete hizmet etmiş, bu kurumlarda yetişen ilim adamları çalışmalarıyla yıkıcı faaliyetlere karşı koymanın yanında, ilmen ve fikren de İslam âleminin ilerlemesini sağlamışlardır.
***
Prof. Dr. Ahmet Ocak tarafından yazılan Selçuklu Devri Üniversiteleri / Nizâmiye Medreseleri kitabı Nizâmiye medreselerini kuruluşundan itibaren ele alan, ilme ve ilim âlemine etkilerini ve insanlığa kazandırdıklarını inceleyen bir çalışma. Nizâmiye medreselerinin kurulmasını gerektiren gelişmelerle başlayan kitap, son derece ilginç konu başlıklarına sahip. Nizâmiye kütüphanesi, Nizâmiye vakıfları, Nizâmiye medreselerinde öğretim kadrosunun şekillenişi, Müderrisler, Nizamiye medreselerinde görev yapan müderrislerin kısa biyografileri, Öğrenciler ve eğitim programları, Nizâmiye medreselerinin İslam âlemi ve kültür tarihi açısından önemi ve daha pek çok konuya açıklama getiren kitap Nizâmiye medreselerini efradını cami ağyarını mani şekilde anlatıyor.
***
Kitapta son derece detay bilgiler de var. Mesela Bağdat medreselerinde altı bin öğrencinin ders gördüğü, müderrislerin mali durumu, müderrislerin kıyafetleri, Nizâmiye vakıf senedinin maddeleri, arsasını medrese için satmayan kişilerin ve bu durumu haber alan müderrislerin tutumu, müderrislerin mezhebi, medreselere hangi ülkelerden öğrencilerin rağbet ettiği gibi…
Yeryüzünün ilk üniversiteleri olma şerefini hak etmiş olan Nizamiye medreseleri kendinden sonra kurulan eğitim müesseselerine de model olmuştur. İslam âlemine etkilerinin yanında Oxford ve Cambridge üniversitelerinde de yapı ve ders programları itibariyle nizâmiyeler taklit edilmiştir. Nizâmiye medreseleri deyince akla gelen Cüveyni, İmam Gazâli ve Ebu İshak eş-Şîrâzî gibi âlimlerin fikirleriyle İslam âlemi manevi yenilenme devresine girmiş ve bu âlimlerin fikirlerinden etkilenen Saint Thomas ve Pascal gibi Avrupalı düşünürler Batı dünyasında yeni düşünceler ortaya koymuşlardır. Bu manada Rönesans ve reform hareketlerinin temelinde Nizâmiye medreselerinin katkısı vardır.
Nizamiye medreselerinin kuruluş, işleyiş ve yüzyılları aşan etkilerinin incelendiği Selçuklu Devri Üniversiteleri / Nizâmiye Medreseleri kitabı bu alandaki büyük boşluğu dolduran ilmi ve fikri bir eser olarak okunmayı bekliyor.
Serdar Kocabaş
1 Yorum