Kültürden İrfana

Künye: Kültürden İrfana,  Cemil Meriç, İletişim Yayınları, İstanbul, 2013.

***

Heyhat! Hidayet ilahi bir lütuf. Ben de belli bir çağın insanı olarak kültürün hizmetinde idim şimdiye kadar. Dünya kütüphanelerinin kapılarını yurdumun insanlarına açmak istedim. Hint ormanlarının uğultusunu taşıdım, edebiyatımıza. Batı’nın büyük düşünce fatihlerini konuşturdum. Eserlerimin “kültür” cildi başlayacak. Ayrıntılarla fazla uğraştım şimdiye kadar. Artık bu uzun yolculukta devşirebildiğim hakikat meyvelerini takdime çalışacağım okuyucularıma. Kültürden çok irfanla uğraşmak istiyorum. (s .34)

Fransızcadan alınan, Almancadan İngilizceye aktarılan kültür, dilden dile geçerken, genişleme ve benzetme yoluyla, yeni bir nüans kazanmış, ilk manasını kaybetmemiş, ama yeni manalarla da zenginleşmiş. (s. 65)

Kültür, insanoğlunun fizik dünyaya, fizik çevreye söz geçirmek için sahip olduğu kolektif araçlar bütündür. Başka bir deyişle ilim, teknik ve uygulamalarıdır. Medeniyet ise… insanın kendini inzibat altına alması, fikirce, ahlakça, ruhça yükselmesi için lüzumlu olan kolektif araçların tümü, güzel sanatlar, felsefe, din ve hukuk gibi. (s. 65)

Az veya çok kalıplaşan düşünüş, duyuş ve davranış tarzları; bu bütünü birçok insan öğrenir ve bölüşür. Böylece kültür, belli kişileri hem objektif hem de sembolik olarak başkalarından ayrı bir topluluk haline gelir. (s. 67)

İdeolojinin Türkçede ilk karşılığı -tek kelime olarak- “fikriyat”tır.  (s. 73)

İdeoloji, belli bir tarife bağlanmış berrak bir lafızdan çok, yumuşakçagillerden bir hayvandır bizde. (s. 73)

Düşünceye düşman Napolyon ideolojiyi “metafizik bir gevezelik” olarak damgaladı. (s. 74)

Zamanımızda ideolojinin en yaygın tarifi: “sosyal bir sınıfın yarı hakikatlerini sergileyen bir nevi yutturmaca”dır.  (s. 74)

İdeolojiler tehlikelidir, amenna… gelişmemiş beyinler için. Ama uzak denizlere açılanlar pusuladan vazgeçemez. Kaousu kozmos yapan insan zekâsı, tecrübelerini ideolojilerde sergilemiş, tecrübelerini ve fetihlerini.  (s. 75)

Eski toplumlar, hayatın sırlarını mitoslarla aydınlatmış; çağdaş insanın hırsız feneri: ideoloji. (s. 75)

İdeolojilere gözlerini kapamak, sürülüğe razı olmaktır. Tenkit zihniyetini boğan böyle bir ruh ikliminde hakikatler değil sloganlar konuşur. Yasaklanan ideolojilerin yerine yeni putlar geçer: sinema, spor ve siyaset yıldızları.  (s. 75)

İdeoloji, hakikatin bütününü kucaklamaz. İdeolojiler sisle karışık; fakat dumanlı diye ışığı reddedecek miyiz? Hiçbir ilim hakikatin bütününü sunmaz. İnsan ilimlerinin hepsi de bir yanıyla ideolojidir. İdeoloji, yani belli bir medeniyetin, belli bir inancın, belli bir cemaatin müdafaa silahı. Bir topluma şeref veren ansiklopediler bile bu suçlamadan kurtulamamış. (s. 75)

Aktaran: Bilal Can

DİĞER YAZILAR

1 Yorum

  • sermet serdengeçti , 09/09/2013

    artık tehlike geçti diye mi bu kitabı tekrar bastı iletişim yayınları? siz ne kötü yayınevisiniz ya!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir