kitap pusulası: abdullah karaca’yı anlamak için okunacak kitaplar

Mehmet Raşit Küçükkürtül, Abdullah Karaca’yı anlamak için yol haritası çıkardı.

***

bilindiği gibi abdullah karaca, güzîde bir edebifikir müntesibidir. herkesten farklıdır. üst insandır. sanat onu latif hâle getirmiş, idrâk kabiliyetini fevkâlâde bir vaziyete erdirmiştir. edebifikir’de, abdullah karaca’nın adının geçtiği her neresi varsa bir harikûlâde vakıa zikredilmiş demektir. peki, böyle bir insanı anlamak işinin üstesinden nasıl gelinecektir? bu mühim suale cevap vermek kâbilinden bu yazıyı kaleme alıyorum. inşallah müstefid olursunuz. bilmek gerekir ki abdullah karaca’yı kavramak için  zihni bir seviyeye yakalamak yetmez. onun gibi amel etmek gerekir. herkes bilmez, abdullah karaca dehasını eserlerine değil, hayatına veren bir insandır. tıpkı oscar wilde gibi. abdullah, hayatını rahat ve konforlu yaşamak derdinde değildir, onun hayatı üst bir şuurla, zihnî kavrayışla yaşamak gibi bir derdi vardır. a. karaca, çeşitli konserleri ve sergileri takip eder. kendisiyle aynı derdi taşıdığını, aynı frekansı tutturduğunu düşündüğü kimselere de bu türden faaliyetleri haber eder. bir gece yarısı aşiyân mezarlığı’nda, bir sabah namazında eyübsultan’da olur. balat sokaklarında çocuklarla misket oynarken de görebilirsiniz, tokat’ın bir köyünde yüzünü ahirete çevirmiş ninelerle hasbihâl ederken de. ingilizce kursunda sırada otururken de görmek mümkündür onu, üsküdar’da kâğıt toplayıcıları ile sohbet ederken de…

abdullah’ı hatırlamak, o an, insanın iç dünyasına ferahlık verir. evinin, ekmeğinin, trabzonspor’un derdinde olan ve demli çaydan başka meşrubâtın tadını bilmeyen davut bayraklı gibi sade vatandaşlar onu yadırgar ve kendileri gibi olmadığı için abdullah karaca’ya yüklenir. abdullah yüce gönüllü olduğu için bunları da savuşturmasını bilir. ben de abdullah’a zaman zaman yüklenmiş, onu tenkit etmişimdir. çünkü abdullah’ın dehasından mütevellit bir egosu, bir enesi vardır ki bunu gündelik hayatta beraber bir iş yaparken absorbe etmek oldukça zordur. fakat ortada bir hakikat vardır ki ben abdullah’ı bu hâliyle hep sevmişim, onunla birlikte işler yapmayı sürdürmüşümdür. benden başka biri de aynı insicamla abdullah ile çalışmamıştır diye tahmin ediyorum. misâl vermek gerekirse abdullah, bir defasında bu fakirle randevulaşmış (abdullah karaca randevu almak nezaketini gösteren ve her randevusuna hediyeler getiren bir beyefendidir!) ve saat 17’ye yakın semerkand iş merkezi’ne duhûl etmişti. sayın karaca’yı otobüse bindirip uğurlarken saat sabahın 5’ini bulmuştu. abdullah, on iki saati mütecaviz bu görüşmemizde mütemadiyen konuşmuş, arada da bana soru sormak ve kısa cevaplarımı almak lütfunda bulunmuştu. hangi editör böyle bir iş görüşmesi yapabilir? öyle sanıyorum ki abdullah da hakkımı teslim edecektir. şimdi abdullah’ın engin hoşgörüsünden müsaade alarak ve işi biraz mizaha da vurarak sizlere bir kitap listesi sunacağım. abdullah karaca’yı anlamak için, dediğimiz gibi zihnî seviye elde etmek yetmez. ama bu kitapları okuyup o zihnî seviyeyi elde etmeden de abdullah’ın amellerine yaklaşmak mümkün olmaz. buyrun:

1. kaynanam nasıl kudurdu? – hüseyin rahmi gürpınar: bu kitabı okumak abdullah karaca’nın mizah hissine yaklaşmak için bir aşamadır.

2. allah senden razı olsun bay rosewater – kurt vonnegut: kara mizaha doğru evrilmek için gereklidir.

3. tanrı olmak isteyen otobüs şoförü – etgar keret: abdullah’ın mizahına yaklaşmak için üçüncü evredir.

4. napolyon’un basuru ve tarihi değiştiren diğer ıvır zıvır olaylar – phil mason: tarihe farklı yaklaşmak için, hadiseleri sadece askerî ve siyasî mücadelelerden ibaret görmemek için okunmalıdır.

5. gündelik hayatımızın tarihi – kudret emiroğlu: bu çağdaki “gündelik hayat faşizmi”ne karşı şuur geliştirmeden evvel, bilgilenmek zarureti vardır.

6. gündelik hayatın felsefesi – john roberts: “gündelik hayat faşizmi” meselesi yine…

7. hiçliğin mutlu sessizliği – arthur schopenhauer: mütesettir kızlar reçel yapmak kadar felsefe de bilmelidir.

8. erkek doğrama cemiyeti manifestosu – valerie solanas: radikal feminist literatür bilinmelidir.

9. anlamaktan yoruldum – fernando pessoa: cebinizde taşımanız gerekiyor.

10. huzursuzluğun kitabı – fernando pessoa: her gün birkaç sayfasını ezberlemek zarurettendir.

11. garip bülbül (neşet ertaş) [2 cilt] – erol parlak: neşet ertaş’ın hayatı ve eserleri mutlaka bilinmelidir.

12. kadın nedir? (16 tablo ile birlikte) – nazım içsel: no comment.

13. evli kadınlar için metres tehlikesi nedir? – prof. dr. roch bess: izâha lüzûm yok.

14. devrim zorlaması\demokratik zortlama – hikmet kıvılcımlı: yerli bir komünist fikre aşinalık için lâzımdır.

15. kafka’dan yufka’ya – mehmet emin kazcı: 28 şubat, bin yıl önce yaşanmış gibi geliyor şimdiki amerikan dizilerine müptela gençler için.

16. bacak arasından türkiye – dr. feraye sünev çokgürses: bazen bir jinekoloğun hatıralarını okumak hayatınızı değiştirebilir.

17. kainatça tanınmış türk şiir kralı florinalı nazım ve şaşalı edebi hayatı – beşir ayvazoğlu: bugünkü birçok müteşairin nasıl ortada şairim diye dolanabildiğini anlamak için okuyunuz.

 

Mehmet Raşit Küçükkürtül

 

 

 

DİĞER YAZILAR

3 Yorum

  • yolcu , 31/01/2017

    #a.karacanerede

  • parkalı , 31/01/2017

    edebifikir de normal birinin niye işi olsun ki

    yazıya konu olan kişi kadar raşit bey de özgün kimliğiyle dikkat çeker, zira sıradan olmak en kolayıdır.

    haa, bana kalırsa karaca’nın kendisi bizatihi sanattır.
    (burada nokta koyuyoruz)

  • Sena V. , 31/01/2017

    efsane olmuş.
    Şakayla karışık adam marjinal beyler.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir