İrade Terbiyesi

Künye: İrade Terbiyesi, Jules Payot, Kanaat Kütüphanesi, Çev: Münür Raşit, 1932.

***

Hemen bütün muvaffakiyetsizliklerimizin ve bütün felaketlerimizin sebebi bir tanedir: İrademizin zayıflığı, cehde bilhassa devamlı bir cehde karşı şiddetli bir nefret duymak. 

Cehtlerin dağılmasının en büyük mahzuru; hiçbir intibaın tamamlanmasına vakit kalmamasıdır. Denilebilir ki bazı fikirler ve bazı hisler gelip geçici yolcuların bir otelde yerleşmeleri kabilinden ve bir müddet sonra unutacağımız yabancılar gibidirler ve öyle kalırlar. …hakiki zihni faaliyet, bütün cehtlerin vazıh ve muayyen bir maksat ve gayeye doğru teveccühünü istilzam eder. (syf.10)

Mektep, zavallı gençleri her şeye temas etmeğe ve bütün program mevadını öğrenmeğe mecbur etmekle onların hiçbir şeyin esasına nüfuz edememelerine sebep oluyor. Bugünkü orta tedrisat sistemi böyle manasız olursa çocuk düşünmeğe nasıl imkân bulabilir? (syf.11)

Bir fikir veya hissin kendimize mal edilmesi ve hayatımızda müessir olabilmesi için onun şuurumuzda kalması veya sık sık gelmesi ve başka fikirlerle rabıtaları olması şartlarına bağlıdır. Böyle olduğu takdirde fikirler yavaş ve fakat devamlı bir surette artan tesirlerle münasebet dairelerini genişletmiş olurlar. (syf.13)

Bilhassa yazı, uzun ve derin düşünüşlerde bizim için bir yardımcıdır. O fikri tutar ve fikirlerin hareketlerine el ve gözleri iştirak ettirir. (syf.23)

Devamlı ve kuvvetli bir irade -pek makul olarak- bizatihi kuvvetli olan hislere istinat etmelidir. Mill der ki: Kuvvetli bir hassasiyet insanın kendi nefsine karşı kuvvetli bir hâkimiyet icra etmesine hizmet eden bir şart ve vasıtadır. Fakat bunu yapabilmek için bu hassasiyet terbiye edilmeğe muhtaçtır. O, böyle hazırlandığı vakit yalnız en başta gelen kahramanları yetiştirmez fakat aynı zamanda kendi nefsine tasarruf eden irade kahramanlarını da yetiştirmiş olur. Tarih ve tecrübe gösteriyor ki bu vadide iyice idare edilen en ziyade muhteris karakterler kendi vazife hislerinde en ziyade sebat ve ciddiyet gösteriyorlar. (syf.27)

Her malumat zihnidir. Fakat malumata bir heyecan refakat ettiği vakit hissi ve zihni iki unsur samimi bir surette karşılaşırlar. His fikirden daha hacimli ve kesif olduğundan birçok mütedai fikirleri şuurun aydınlığından kovarak kendisi orada bir yer işgal eder. (syf.38)

Biz yalnız hale değil fakat hafıza yardımıyla aynı zamanda maziye de malikiz. Zekânın tedbirlerini mahirane kullanarak istikbalin de hâkimi olmalıyız. (syf.47)

Fikirlerinden hiç hoşlanmadığınız, karakterlerini ve hayat tarzlarını beğenmediğimiz ve vahi sebeplerle tembelliği makul ve meşru gösteren ve binnetice bizde fena tesirler bırakan arkadaşlardan hemen büyük bir soğukkanlılıkla uzaklaşabiliriz. İşte aklın kuvvetli düşmanlarına karşı mücadele için kullanacağımız vasıtaların heyeti umumiyesi! (syf.47)

Çhannig der ki: ‘Orta Afrika memleketleri bizim için ne kadar meçhulse, insanların çoğu da kendi kendilerine o kadar meçhuldürler.’ Onlar nazarlarını harici âlemden nefislerine katiyen çevirmezler. (syf.53)

Tembellik hayatına temas eden her şeyi, bizde hicap ve nefret, celp ve tevlit edecek surette hayalen yaşamalıyız. Bu nefreti yalnız fenalığa karşı değil fakat onun taalluk ettiği ve kendisine tabiî olan her şeye tatbik etmeliyiz. (syf.57)

Yalnız tembellik hayatından nefret etmemeli, zihnin meşgul olmadığı zamanlarda boş, bayağı, hasis ve miskince endişelerin şikârı olmak gibi sefil ve gülünç bir halden de nefret etmelidir. Keza tembellerin hayatına gıpta etmekten ve bundan bahsetmekten de içtinap etmelidir. Bizi işsizliğe maruz kılan arkadaşlardan, zevk ve eğlencelerden de kaçmalıyız. (syf.57)

Gaye bir defa tespit edilince biz ona birdenbire vasıl olamayız. Fakat oraya bizi götürecek vasıtaları istemekle erişebiliriz. En muvafık vasıtaları bize dikkatli bir etüt gösterir. Biz bunu arzu etmeli ve yapmalıyız. Her arzu bir kararı icap ettirir. Küçük ve hususi kararlar, büyük karar, emniyetle ve kat’i surette alındıktan sonra gayet kolay verilirler. Onlar bir felsefe davasının delillerinin yavaş yavaş meydana çıkması gibi azar azar husule gelirler. (syf.61)

Tefekkür etmeyen, hafızasına takip edeceği umumi gayeyi arz etmeyen, maksada varmak için lazım olan vasıtaları devamlı bir surette aramayan bizzarur ahval ve harici âlemin oyuncağı olur. Basiretsiz ve gafil bir adam gaye ve maksadını karıştırır ve umumi istikametini her an kaybeder. (syf.62)

Gayesini vazıhan tespit etmeyen yahut bu gayeyi tespit ederken nazarlarını onun üzerinde muhafaza ve tevkif etmeyi bilmeyenler kendilerini tamamıyla akıntıya terk ederler. O zaman hayat intizamsız ve insicamsız bir şey olur. Bilakis gayesini evvelden tespit ve tayin eden ve istikametini düzeltmek için sık sık duran bir kimse için hiçbir şey tesadüfe tâbi değildir. Biz ne olduğumuz, mutat hatalarımızın nelerden ibaret oldukları ve zamanımızı gaip ettiren sebepler hakkında vazıhan bir şuur almağa yani binnetice kendimize hattıhareket çizmeğe mecburuz; binaenaleyh nazarlarımızı gayeden katiyen gaip etmemeliyiz. (syf.67)

Enerjimizin mahsulü olan düşünceyi icra eden harekettir. Hareket etmek talebenin nazarında hususi birçok işler yapmaktır. Okumak bir nevi hareket etmek ve büyük mikyasta birbirini takip eden cehtler sarf etmektir. Hareket etmek keza notlarını tekrar gözden geçirmek ve onları büyük bir arzu ile öğrenmektir. Bir felsefe talebesine göre hareket etmek; saat yedide kalkmak, Leibniz ve Dekart bahislerini nafiz bir dikkatle okumak, not almak… Vesairedir. (syf.71-72)

Vazgeçilen bir işin mevzuu, zihnimizi diğer işlerle meşgul olduğu bir sırada rahatsız eder. Bilakis tamamıyla yapılan bir iş bir memnuniyet bırakır ve zihne çalışmak için bir iştah verir. Zihin bir endişeden kurtulmuş olur ve yeni meşguliyetler için serbest kalır. (syf.77)

İstirahat tembellik demek değildir. Yani istirahat tembellikle kabili telif bir ifade olamaz. Filhakika istirahat yorucu bir işten sonra duyulan bir ihtiyaçtır. Tembel bir adam tamamıyla hak edilen bir istirahatın hazzını katiyen tadamaz. (syf. 92)

Aktaran: Oğuzhan Yılmaz

 

İrade Terbiyesi kitabını PDF olarak buradan indirebilirsiniz.

 

 

DİĞER YAZILAR

3 Yorum

  • Ayşe , 16/08/2020

    Kitabın 44 ve 45 sayfaları eksik bulamıyorum bu baskının bu sayfalarına sahip olan varsa lütfen yazsın

  • cevat , 19/03/2019

    Kitabı da paylaşmanız çok iyi olmuş edebifikir. Çok güzel hareketler bunlar. Devamını bekliyoruz.

  • Tembel Öğrenci , 18/03/2019

    Kitap acaba çok pahalı mıdır? Nerede bulsam ki? Hediye mi istesem birilerinden? Şimdi de okumaya pek vakit yok zaten.. diye düşünürken pdf’yi buradan indirebilirsiniz yazısını okudum. Gözüm kocaman açıldı. Hay Allah razı olsun !

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir