Künye: Bir Değirmendir Bu Dünya, Cahit Zarifoğlu, Beyan Yayınları, İstanbul, 2014.
***
İddia ediyorlar ki Arap harfleri zormuş, kimse öğrenemez okuyamazmış, Latin harfleri okuyup yazmayı yaygınlaştırmış, insanların bilgi düzeyini yükseltmiş… Etrafıma bakıyorum. İddiaların hep aksini görüyorum. (sayfa 16)
Düşünün bakalım televizyon karşısında muhallebi gibi gevşemiş bir Müslümanda değil cihat etmek, acaba kalkıp bir farzı ifa edecek kuvvet ve istek kalmış mıdır? (sayfa 17)
Biz kendimizi hep doğru yoldan ayrılmamış kabul eder ve dünyanın bir imtihan hane olduğunu hep başkaları için düşünürüz. (sayfa 20)
Bir ile vali olarak tayin edilmek üzere olan biri, evlatlarına sevgi göstermediği için bu görevden uzak tutuldu. Halka acımaz diye eline valilik beratı verilmedi. (sayfa 42)
Rasim Özdenören, İdris’e sordu:
-Herhalde İncil-i de okudun?
-Evet, okudum.
-İncil de edebiyat yönü olan bir kitap. Hangisi daha etkileyici?
-Kur’an.
-Niçin?
-Çükü Kur’an doğru söylüyor. (sayfa 65)
Dipdiri bir Eritreli, capcanlı bir İranlı, gergin ve pırıl pırıl alnıyla bir Afganlı, tıpkı onlar gibi bir Morolu, bir Nijeryalı, bir Endonezyalı ile arada hiçbir yanıltıcı, çarpıtıcı vasıta olmadan kucaklaşacak ve tüm dünya Müslümanlarının meselesini konuşacak bir tek belde var: MEKKE (sayfa 76)
Medeniyetin başımıza ördüğü çorabı çekiyorum çekiyorum çıkmıyor. (sayfa 93)
Şeytanın şekaveti beş şeyden geldi, bunlardan biri de Rahmet-i İlahi’den umudu kesmesidir. (sayfa 149)
Denmiştir ki; küfrün sürüp gitmesi mümkündür de zulmün istikbali yoktur. O muhakkak sükût eder, zalimler cezalarını bulur. (sayfa 194)
Bizler, İstiklal Harbi’ni birkaç kişinin eseri ve hüneri zanneden dar görüşlü zavallılar… Ne çabuk unuttuk, Hindli, Afganlı, Cezayirli, Libyalı kahramanların Anadolu’da İslam için istiklalimiz için şehit düştüklerini!… (sayfa 218)
Şöyle demiş bir yamyam, köyüne gelen Batılı bir antropologa: ‘’Biz insanları yemek için ve ancak ihtiyacımız miktarınca öldürüyoruz. Ama ya siz…’’ (sayfa 222)
Dün İslam’ın yaşamasında gösterdiğimiz, Allah’ın emirlerinin uygulanmasında gösterdiğimiz bilinçli ısrarı, imanı, bugün, yine o insanların evladı olarak, bu defa onların harbettiklerini yaşatmak için kullanıyoruz. (sayfa 294)
1 Yorum