Ruh mekânda yer işgal etmez. Olduğu yere hayat verir. Bu olduğu yer, ruh için sınır değildir.
*****
Asıl olan beden değil, ruhtur. Beden; ruh için bir elbise, bir taşıt konumundadır. Bu bağlamda hayat ruhla anlaşılır. Madde mânâ ile değerini bulur.
*****
Tüm kâinat kendini insanda bulur. Kâinat insana ayna, insan Allah’a aynadır. İdrakteki aynalar kırıldıkça hakikat ortaya çıkar.
*****
Sebepler silsilesi sonsuz değildir. Tüm sebepler Allah’ta son bulur.
*****
Eşyaya değerinden fazla önem vermek, hayatı felç eder. Her halükarda ölüm göz kırparken eşyanın değeri ne olabilir?
*****
İnsanın açlığı, sonsuza ve ‘hep’e talip olması ruhundan kaynaklanır. Zira ruh O’ndandır ve O sonsuzdur.
*****
İnsanlığın ıstırabı kaybedilen ruhun ıstırabıdır. Kayıp sadece kaybedildiği yerde bulunur. Başka yerde değil.
*****
Ruh bedenden etkilenir. Kötü huylar ruhu sıkar, bunaltır. Kendi gücünü kullanamaz hale gelir. Ve güçleri gizil bir hal alır. Bu durum bir ömür sürebilir. En kötüsü, ruh bu duruma alışır.
*****
Ruh ve beden insanı oluşturur. Dünyada oldukları sürece her biri diğerine muhtaçtır.
*****
Ruh, bedene yerleşmekle vatanını bulmuş değil bilakis misafir konumuna geçmiştir. Görev bitince asıl vatanına kavuşur.
*****
Allah’a vasıl olmak dediğimizde ruhi bir vuslatı kastederiz. Yoksa maddenin (bedenin) vuslatı topraktır.
*****
Ruhunu Allah’a vasıl etmiş kişiler bedenlerinden çıkıp ruhları ile diledikleri yerlere gidebilirler. İnanmak zor ise, inanmamak kolaydır. İman bu sebeple üstündür.
*****
Fotoğraf: Dr. Tayfun Şahin