Edebifikir-Mantık Atölyesi’nin dördüncü dersi, 19 Ekim Cumartesi günü İstanbul Mostar Gençlik Derneği’nde gerçekleştirdi. Sulhi Ceylan bu derste; kategoriler, tanım, bölme ve sınıflandırma konularına değindi.
DERS NOTLARI
Kategoriler
Kategori, yüklem demek. Bizim, varlığı anlayabilmek için bazı kıstaslara ihtiyacımız var. Her şeye bir sıfat vererek onları tanınır hâle getiriyoruz. Böylece temel yüklem ve kavramlar ortaya çıkıyor. Kategoriler varlıkların ne çeşit bir varlık olduğunu açıklıyor.
Kategoriler; “İsimlendirilmesi mümkün olan çeşitli varlıklar hakkında özsel olarak tasdik edilecek en genel yüklem listesi olup, onlara bu varlıkların esasta ne çeşit bir varlık olduğunu ifade eder.”
Kategori terimi, Aristo’ya göre yüklemi ifade eder. “Bu yönüyle o, varlığın veya bir konuya yüklenen yüklemin çeşitli sınıflarıdır.”
Aristo’ya göre, on kategori var: Cevher, nicelik, nitelik, görelik, zaman, yer, durum, sahip olma, etki ve edilgi.
Cevher: Öz demek. Mesela insan bir cevherdir. Cevher azalmaz, artmaz. İnsan azalır mı? Sayı bakımından değil, insanlık bakımından azalmaz. Azalan/artan şeyler arazlardır. Cevherlerin zıtları, karşıtları olmaz. Ama cevher haricindeki diğer kategorilerin karşıtları olabilir. Cevher sayıca tektir. Aristo bunu şöyle söyler: “Bir cevher, başka bir cevherden daha çok veya daha az olmaz.” Yani onun insanlığı diğerinin insanlığıyla fazla olamaz. Buradaki insanlık, iyilik, güzellik, yardımsever anlamında değil, insan olmayı kast ediyor.
Nicelik: Sayılabilen demektir. Arapçası kemmiyet’tir. “Kaç” ve “Nice” sorularına verilebilen cevap niceliği ortaya çıkarıyor. Sayı, uzunluk vb. şeyler belirtir.
Nitelik: Arapçası keyfiyet’tir. Bir nesnenin yapısını, nasıl olduğunu belirleyen özelliktir.
Görelik: Arapçası izafet. “Biri diğerine kıyas ile söylenen iki şey arasında aynıyla ve kendisiyle vaki bir nispettir.” Bu, Fârâbî’nin tanımı. Yani babalık-kardeşlik, evlatlık-komşuluk gibi
Zaman: “Ne zaman” sorusuna cevap verir. Tarih bildirir yani.
Yer: Mekân bildirir.
Durum: O ândaki hâlini bildirir.
Sahip Olma: Mülkiyet, iyelik. Sahip olabilmek için o sahip olduğu şeyle birlikte intikal edebilme şartı var ama.
Etki ve Edilgi: Edilgi etkinin zıttıdır. Nesnenin başka bir şeyden etkileniyor olmasıdır. O halde bir taraf etki eden diğer taraf ise bu etkiyi kabul eden yani edilgidir. Edilgi haliyle değişiliğe açık olma halidir.
Tanım
Bir şeyin ana özelliklerinin belirtilmesi demek. “Tanım, bir kavramın karakteristik içlemini belirleyen zihin işlemleridir.” Dolayısıyla tanım, içlemle ilgili, kaplamla değil. Aristo’ya göre tanım, en genel ifadesiyle bir şeyin ne olduğunu açıklayan söz. Türkçesi açıklamak. İnsanın açıklaması nedir? Düşünen canlı. En iyi tanımı bu. Tanımlama yaparken bir şeyi sınırlandırmış oluyoruz. Sınırlayamazsak tanımlayamayız.
Tanımın ana özelliği “Efrâdını cami, ağyarını mâni” olması. Efrad, fert, türler demek. Cami, kapsayan. Yani bütün fertlerini birleştiren, kapsayan. Biz, düşünen dediğimiz zaman, insanın bütün fertleri içine giriyor. Buna analiz diyoruz. Ağyar, gayr kelimesinden geliyor. Mesela, Furkan’dan gayrısı diyorum, diğerleri anlamında. Buna da sentez diyoruz. “Düşünen…” dediğimiz zaman, hayvanların, cisimlerin, bitkilerin girmesine engel oluruz. O zaman buna tam bir tanım deniyor.
Tanımın çeşitleri
Özsel Tanım (Hadd-i Tam): Mantığın ana tanımı, hedefidir. Özsel tanım, bir şeyin yakın cinsi ile yakın ayrımından yapılır. “İnsan konuşan hayvandır” Hayvan, insanın yakın cinsi. Tanımlanan insandır, konuşan ise insanın yakın ayrımıdır.
Eksik Tanım (Hadd-i Nakıs):
Bir şeyin uzak cinsi ile yakın ayrımıdır. Meselâ “insan konuşan bir cisimdir” dediğimiz zaman eksik tanım olur. Porphyios Ağacı’nda insanın üstündeki hayvanı atlayarak cisme geçmiş oluyoruz. Dolayısıyla bu uzak cins olur.
Tam İlintisel Tanım (Resm-i Tam):
Bir şeyin yakın cinsi ile hassasından yapılan tanımdır. Örnek, “insan gülücü bir hayvandır.” Gülücülük, insana hastır, özgüdür. Gülmek, insanın hassası oluyor.
Eksik İlintisel Tanım (Resm-i Nakıs):
Bir şeyin uzak cinsi ve ilintisi ile yapılan tanımdır. Örnek, “insan (tür), uyuyan (ilinti) cisimdir (uzak cisim).” Bu 4 tanımın dışında başka bir tanım çeşitleri de var:
Adsal Tanım:
Bir adın anlamının açıklamasından meydana gelen tanımlardır.
Gerçek (Hakikî-Reel):
Bir şeyin neden meydana geldiğinin tanımıdır. O halde burada edebiyat yapamadığımız gibi şahsi de davranamayız.
Tanımın Şartları:
* Tanım tam olmalıdır. Yani tanımlanan şeyin tüm bireyleri tanımın içine girmeli, ona ait olmayanlar ise alınmamalıdır.
* Bir şey, kendisinden daha açık olmayan bir şeyle tanımlanmamalıdır.
* Tanımda kısır döngü bulunmamalıdır. “İnsan beşerdir, beşer insandır” gibi.
* Tanım ne çok uzun ne de çok kısa olmalıdır.
* Tanım döndürme yolu ile döndürülebilmelidir. Yüklemini, konunun yerine alabilmemiz gerekir yani.
Tanımlanamazlar
* Tecrübenin verileri tanımlanmaz. Renklerin, kokuların, tatların ve seslerin tanımı yapılamaz. Siyahı nasıl tanımlayabiliriz ki? Kırmızı? “Al” desen eş anlamlısı olur.
* Duyguların tanımı olmaz. Mevlâna hazretlerine sormuşlar aşk nedir, nasıl bir şeydir diye. Demiş ki, “Ben ol da gör!”
* Üstün cinslerin tanımı yapılmaz. Varlık, zaman, mekân, birlik ve çokluk gibi kavramlar üstün cinstir ve bunlar tanımlanamaz.
* İstanbul, Şeyh Bedreddin, Necip Fazıl Kısakürek gibi türleri olmayanlar da tanımlanmaz.
Bölme (Taksim)
Bölme, bir bütünün bölümlerine ayrılmasıdır. Tümel tikele bölündüğü gibi bir tüm kendisini oluşturan elamanlarına da bölünür.
Beş Temel Esas Alınarak Bölme Çeşitleri
1. Cinsin türlere bölünmesi: Maddenin canlı ve cansız diye ikiye bölünmesi gibi.
2. Cinsin ayrımlara göre bölünmesi: Sayının tek-çift bölünmesi gibi.
3. Bir konunun ilintilere bölünmesi: İnsanın ayakta oturuyor olması gibi.
4. İlintinin farklı konulara bölünmesi: Yerin ıslanmasının yağmurla ya da belediyenin vidanjörüyle olması gibi.
Sınıflandırma
“Terimleri, kaplam derecesine göre ayırmaktır. Başka bir değişle varlıkları cins ve türlerine bölerek onları bir sıra, bir düzen içinde göstermektir.” Sınıflandırma varlıkları benzerlik ve farklılıklarına göre ayırmaktır.
Bölme ve sınıflandırma hayatımızı kolaylaştırır. Varlıkları (eşya) incelerken pratiklik sağlar. kavramamıza ve hafızamızda tutmada kolaylık sağlar. Bakış açımızı zenginleştirir.
Aktaran: Adem Suvağcı
Mantık Atölyesi – Ders Notları – (1. Hafta)
Mantık Atölyesi – Ders Notları – (2. Hafta)
Mantık Atölyesi – Ders Notları – (3. Hafta)
Mantık Atölyesi – Ders Notları – (4. Hafta)
Mantık Atölyesi – Ders Notları – (5. Hafta)
Mantık Atölyesi – Ders Notları – (6. Hafta)
Mantık Atölyesi – Ders Notları – (7. Hafta)
Mantık Atölyesi – Ders Notları – (8. Hafta)
Mantık Atölyesi – Ders Notları – (9. Hafta)
Mantık Atölyesi – Ders Notları – (10. Hafta)
Mantık Atölyesi – Ders Notları – (11. Hafta)
Mantık Atölyesi – Ders Notları – (12. Hafta)
Mantık Atölyesi – Ders Notları – (13. Hafta)
Mantık Atölyesi – Ders Notları – (14. Hafta)
Mantık Atölyesi – Ders Notları – (15. Hafta)