Umut… Ne güzel kelime değil mi? Bir şeyin gerçekleşme ihtimaline âşık olmanın verdiği o ferahlatıcı bekleyiş… Bekleyişin kanatlanması…
Ummak ve bu ummaktan neşet eden huzur… “Karayı kaldırın mavi koyun umudumu yitirmedim” derken Gülten Akın umuda imanın büyüklüğünü anlatıyordu… Metin Eloğlu “Hadi Uyan” diyordu. “Mademki güzelsin, güzeli yaşatmak için / Mademki iyisin, iyiliği yaşatmak için / Mademki umutlusun, umudu yaşatmak için” uyanmak zorunda olduğumuzu haykırıyordu.
Şiir bizde umudun eş anlamlısı. Çünkü “baharı beklemeye benzer” umut Turgut Uyar’ın dilinde… Belki de Necati Cumali haklıydı. “Her yeni gelen günü / Yeni bir ümitle beklemeli” derken. Belki de bu şiire tutunduk ve aklımızı başımızdan alacak o şiiri aramaya koyulduk. Bu süreç zarfında umut hiçbir zaman ellerimizi bırakmadı. Göğsümüzden hep bir kuş ses verdi: İnsandan umut kesilmez. İnsandan umut kesilmez. Sadece anlaşılmamış insan vardır.
***
Bu sene de aklımızı başımızdan alacak şiiri aramak için yola çıktık. Bu zamana kadar hep böyle olmadı mı zaten? Büyük Türk Şiiri dediğimiz olgu isim gözetmeksizin içine dâhil ettiği her şiirle aklımızı başımızdan almadı mı? Bir şiire vurulup günlerce o şiiri okuduğunuz olmuştur mutlaka. Belki de sadece bir mısraını günlerce içimizden tekrar ettik, ettiniz. İstiyoruz ki bizi kendine meftun eden bir şiir daha bulalım. Böylece acımıza ortak bulalım, şevkimiz artsın, neşemiz katmerlensin. Bunun için her sene o şiirin peşinden gidiyoruz, belki buluruz, buluruz da Büyük Türk Şiiri bir şiire daha kavuşur diye. Şiire olan hürmetimizden dolayı bunu ararken oldukça müşkülpesent hareket ediyoruz. Acımamız yok yani anlayacağınız. Yeter ki iyi şiir olsun, yeter ki bir şaire daha kavuşalım. Bizim için önemli olan bu.
***
En iyi şiiri seçmek her zaman en zorlu durum olmuştur. Belirlenen kıstaslardan geçen şiirler, dikkate değer olarak kategorize edilip değerlendirmeye alınır. Her şiir yazana göre en iyi şiir kendi şiiridir. Bu gerçeğin de altını çizerek öyle olmadığını üzülerek belirtmemiz gerekiyor. Şiire yansıtılan duygular özeldir. Fakat bu yetkin ve iyi bir şiir için yeterli değildir. İyi şiir; dili kullanma beceresi, özgün ifade, yoğun anlatım, anlatılanı ifade etme gücü, imge, stil gibi unsurlar bağlamında değerlendirilir ve iyi şiir tüm bunları geçerek kendini belli eder.
***
Bu sene de gösterdiğiniz ilgi bizi çok memnun etti yüzlerce şiir geldi, hepinize ayrı ayrı teşekkür ederiz. İçlerinden seçmekte zorlandığımız şiirler oldu. Nihayetinde ise üç ismi belirledik fakat bu sene de aklımızı başımızdan alacak o şiiri bulamadık da aklımızı başımızdan almaya en yakın şiirleri bulduk. Sizi seviyoruz.
Elif Çetintaş – Ur
Betül Topuz – Nergis
Erkan Terzi – Toprak, Duâ ve Rahmet
Bu arada bir de Hatice Zeynep Göktürk’ün “Teselli” şiiri var. Kendisi lise öğrencisi. Umudumuzu yaşatan dördüncü şiir de bu. Lise kadrosundan…
Bize şiirlerini ulaştıran tüm dostlara ve jüri üyelerimize tekrar teşekkür ederiz.
Ur – Elif Çetintaş
Yudum yudum içerken
Birden gövdeye akması gibi suyun
-Bölünen yalnız başı mıdır sessizliğin-
Soğuk bir kuyu değil ağzım
Birazdan kaybolacak
renksiz damlaları uzatıp
Koyu bir renkle parmaklarına tutturulacak
üşümek
duvarlar arasında yumuşak ve çiğ bir şeysin hâlâ
İğdelere bağlanan ip dolanmamış
Gözlerine
Çizgilere basılmış sesler sökülüp
İnce ince kesiyor sözleri
Yalnızca kar kapatabiliyor bazı yolları
Senin olmayan bir isme boynun
kıvrılıp akarken
zamanı da sürükleyip
sarardıkça güneşe benzemiş çiçekler gibi
tabutlar üstünde
Topraktan değil saplandığı andan ayrılıp
Sonsuzca kaynamak için aranıp duran damarlarda
atların boynunda bir ur olduğumuz
vakitlere karışarak
-Koşmak yaratılınca yorulmak çoğalır
Böylece uyku genişler-
Ve rüya doğmuşsa artık
genişçe bir yer açılır
Görünmeyecek kadar geniş
Açılır ve solmaz
Nergis – Betül Topuz
Kalksana bir,
Çürümüş, küflenmiş tarlalarımdan,
şahlanırcasına, göster endamını..!
İçimden kalkan
demir başlıklı, kar küreyen ağaçlar
ve yollarında gezinen kör başlı ite selâm olsun..
Ben gideceğim buralardan!
korkak bir uyuz köpek titremesiyle şahlanır başım,
dağlar bilendi itirazından,
nicedir çağlar, çokça durgundur yaşım,
kulaklar kesildi, ağır bir valiz uğultusundan..
Kalksana bir !
Yıllar başıma bilendi, ellerimde masmavi deniz
direndi !
direndi direndi direndi !
bende burdayım dediğime bakma yine de sen
kürendim, bir dağ zirvesinde,
buzul buzundan tokmaklar inerken tepeme,
bilendim bir tokmak da sanayi devrinden yiyen atölyede..
atölyeler ki baş tacımızdır,
yatırılınca bir top kumaş masaya,
terziye itimat en ince kuralımızdır
bu gidişten bir top kumaş bekleriz şimdi,
renginde hemfikir, renginde ümitli
Bir demet gülümüz eksik olmaz besbelli
akan ırmak şimdi, güldür güldür.
Toprak, Duâ ve Rahmet – Erkan Terzi
Ben kederle su serpilen ağaçların gölgelerine karıştım
Kollarımda ve bileklerimde birikti yağmur suları
Şehirlerin kuytularına kaçışan çocuklar
Ve kavgalarından rahmet büyüyen insanlar
Tanıdım bu çağda
Ey haymelerinde kız çocuklarını büyüten şehir!
Cemreler topladık sabaha karşı
Bak, oğullarımın saçları bu yüzden dağınık
Hüznümüzü toprağa katarak bir yol bulduk kendimize
Telaşla eteklerine sarıldık dünyanın
Kız çocuklarının sesleri işitildi camilerden
Annelerinin yazmalarına şiir dokuyan
Oğullar serildi gözümüze
Ben insanların arasında yaşarken gördüm
Şehirlerin çatılarına konan kuşlara
Yuva ördüğünü parmaklarının
Duâlarına karışan sözler biriktirdim her çağda
Gölgelerine sığmayan kavgalar yaşattı ellerin
Gördüm
Eğer görmeseydim
Belki rahmetten nasibim olmayacaktı
Belki de okunmayacaktı bu şiirde sözlerim
Teselli – Hatice Zeynep Göktürk
pencere pervazına sinmiş yavru bir kedi
beni görmüş saklanırken herkesten
anlat dedi ve gözyaşlarımı sildi
sesi pek şefkatliydi annemden
dilim tutuldu konuşunca bir kedi
kaşmirdi tüyleri ve bıyıkları ipekten
gözlerime bakınca sanki adımı öğrendi
kucağıma uzandı hiç tereddüt etmeden
süttür dedim bir kedinin isteği
patisini elime değdirdi aniden
parmaklarımı tüylerinde gezdirdi
tuttum, ya ürkseydi nefesimden!
o yaz her gece yanımda uyudu kedi
gündüzleri de hiç düşmedi peşimden
ben süt içtim, o kalbimi dinledi
mırıltısı farklı değildi ninniden
bir gece eve gelmedi kedi
korktum, sokakta da yoktu sesi
sormaya utanıyorum, ama sahi
hiç kalpten sever miydi bir kedi?
21 Yorum