On Maddede Gerçekleri Bilmemenin Güzelliği

 

1. Bazı şeyleri bilmemek gerekir. Yüzünü yere kapatarak ve hayatı beklemeyerek. Beklemeyerek yeryüzündeki o solgun ifadeyi, yalnızlığın büyüsünü üstüne örtmek gerekir. Uzaklaşmak gerekir şehire. En ince adreslerde yol alıp, sonra da kimsenin ulaşamayacağı tariflere. Bir şehri soldurmak gerekir içinde. Sonra da kalbi tasa koyup, en ince anlamları çıkarmak içinden. Ne sevgiyi, ne kardeşliği ne de başka bir insana duyulan hisleri…

2. Aynanda ancak başka duygulara yer kalmadıkça her şeyi elde edebilirsin. Çünkü ölüme yakışan insan, en çok da duyularını yitiren insandır.

3. İnsan gerçekleri bilmediği zaman ancak insanlaşabilir. Ben bu yüzden gerçeklerden hep kaçmışımdır. Ancak gerçekler benim sırtımda ağaran yük parçaları. Hayat nesnelerde anlam kazanır benim için. Ve yürek, önemsizdir. Çünkü yüreğin içinde oluşan yaralar insanı sonunu bilmediği derinliklere götürür. Ve insanı hep bilmediği şeyler korkutur. Öğrenmemek en iyi şeydir insan hayatında.

4. Ne için, niçin yaşıyoruz ki? Başka insanlar hep bir gedik açar insanlarda. Başkalarıyla yaşamak, başkası olmadan yaşamaktan daha ürkütücü gelir bu bakımdan.

5. Kalp, dünyaya anlam kazandıran en önemli şey derler. Kalp yaşamaktan anlamamaya başladığında ise ölümle hayat aynı şeyi taşırlar. İkisi de aynı olduğunda ise dünya insanı kovalamaya başlar.

6. Kaçmak bile gelmiyor oysa içimden.

7. Ve bu yazı anlamsızlığa yazılan bir yaradır bende. Kovuğuna giren insanın kendi kendisini bilmesidir.

8. Bazı şeyleri öğrenmemek, onlarla yaşayabilmeni kolaylaştırır. İnsan bilmediği sürece mutludur.

9. Hayatım her zaman ince çizgiler içinde ilerler. Baktığım zaman anlamsızlığın ilerlediği çizgide anlamların anlamsızlığı en yapay gerçekliğimdir. Düşüm her zaman vazgeçmeyi betimler.

10. Varlık her anıyla kendi özünü oluşturur. Burada insanı yaşamından ölümüne kadar her anın bir tamamlanma derecesine ulaştırdığını görürüz. Yani yaşamak dediğimiz bu rantın içinde elde ettiğimiz her sonuç kazanmak ya da kaybetmenin aksine birer adımdır. Öyleyse kazanmak yoktur; kaybetmenin olmadığı gibi.

DİĞER YAZILAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir